2. Dünya
üzerinde 1.000.000 civarında bitki
türünün bulunduğu tahmin
edilmektedir.Bunların henüz yarıya yakını
tanımlanıp isimlendirilebilmiştir.
Gıda elde etmek için üretilen türler ancak
3.000 civarındadır. Buna karşılık yabani olup
da, gıda olarak kullanılan bitki türünün
100.000'in üzerinde olduğu sanılmaktadır.
Tedavi amacıyla kullanılan bitkilerin miktarı
antik çağdan beri devamlı bir artış
göstermektedir.
3. Günümüzde
aromatik bitkiler (aromatik
nebatlar/herb) ve baharatlar (spice)
birbirleri ile karıştırılsa ve aynı sanılsa da
aralarında ciddi farklar bulunmakta
4. Öncelikle
Aromatik bitki tanımı çağdan çağa
değişiklik göstermektedir. Genel olarak
aromatik bitkilerden kasıt yapraklarından
değişik lezzetler elde edilen ve farklı
iklimlerde yetişebilen nebatlardır. Yaprakları
veya çiçekleri taze, kurutulmuş, kıyılmış,
kırılmış, döğülmüş şekillerde, yemeklerde,
çaylarda, içeceklerde, soslarda vb kullanılır.
Yemeklere konulma esnasında genel olarak
pişmeye yakın ilave edilir ki, uzun pişirme
süreci sonunda aromasını yitirmesin.
5. Baharatlar
da aynen aromatik bitkiler gibi
kullanılırlar. Genel olarak tropikal bölgelerde
yetiştirilirler. Baharatlarda aromatik bitkilere
nazaran çok daha keskin aromalar olduğu
gibi, baharat bitkisinin çok daha fazlasından,
yaprağından, dalından, kökünden,
gövdesinden, yumrusundan, tohumundan,
çiçeğinden, her şeyinden faydalanılmaktadır.
Baharatlar, aromatik bitkilerin aksine,
pişirme sürecinin başında kullanılırlar.
7.
Akdeniz salata yeşil lolorosso,
endivyen, ve polorosso, sarı
palamut, kırmızı palamut, yağlı
marul, chrokee’ dan (7 adet ayrı
üründen) oluşmaktadır. Bitkinin
henüz yeni oluşmuş olan
yapraklarında bütün yaprağa
yayılması gereken tüm vitamin,
besin değeri ve lezzet konsantre
olarak bulunmaktadır. Akdeniz
salatayı oluşturan bu leziz bitki
yaprakları farklı renk, doku ve
şekilleri ile aynı zamanda görsel bir
şölen oluşturmaktadırlar. Körpe
yapraklardan oluşan Akdeniz salata
içindeki yeşillikler özelliklerinden
dolayı doğrama gerektirmez
böylece hazırlık süreci kısadır.
Doğranmayan yeşillikler
bozulmadan daha uzun bir süre
korunabilir.
8.
İtalyan kökenli bir
marul çeşidi olan
Lollorosso, iç tarafları
düz yeşil, kenarları koyu
kırmızı, derin kıvrımlara
sahip yapraklardan
oluşur. Renkliliği ve
güzel şekilli yaprakları
sayesinde tabakları
süsleyen Lolorosso, çıtır
çıtır dokusu ve tatlı
marul'u andıran lezzetli
ile salataların
vazgeçilmezlerinden
olmuştur.
9.
Bir çeşit kırmızı
lahanayı andırmasına
rağmen Polorosso
aslında bir hindiba
çeşididir. İç içe geçen,
geniş, parlak kırmızı
yapraklarını kalın beyaz
damarlar süsler. Tadı
biraz asidik ve
acımtıraktır. Salatalarda
başka marullar ile
karıştırılarak
kullanıldığında daha iyi
bir sonuç elde edilir.
10.
Saçaklı yaprakları olan
bir marul'u andıran
Endivyen aslında bir
hindiba çeşididir.
Endivye’nin fırfırlı, ince
uzun dış yaprakları koyu
yeşil, ortalarda kalan ve
daha saçaklı, kıvır kıvır
olan iç yaprakları ise
açık yeşil ve beyazdır.
Özellikle beyaz iç
yaprakları salata ve
süslemelerde tercih
edilen endivyen narin
ancak acımtırak bir
lezzeti vardır.
12. Kop
salat'ın iç içe
sarılı, açık yeşil,
geniş ve çıtır
yaprakları, gül
çiçeğine benzeyen
gevşek bir baş
oluşturur. Yağlı
izlenimi veren
pürüzsüz yüzeyi,
yumuşak dokusu,
tatlı ve hafif lezzeti
ile itibar gören bir
salata çeşididir.
13. Yeşil
Lolo İtalya
kökenli bir marul
çeşididir.
Yaprakları açık
yeşil ve geniş,
kenarları
kıvırcıktır. Gevrek
dokusu, hafif tadı
ile her tür yeşil
salatada
kullanılabilinir.
15. Kırmızı
Marul,
gevşek bir şekilde
sarılmış, hafif
kıvrımlı kırmızı
yapraklardan
oluşan bir marul
çeşididir.
Yaprakları
gevrektir, hafifçe
tatlı bir lezzeti
vardır.
16.
Marul geniş yeşil yapraklı, yıllık
veya altı aylık bir ılıman iklim
sebzesidir. Genelde yaprakları
salata olarak çiğ tüketildiği gibi Çin
gibi bazı ülkelerde kökü ve
yaprakları pişirilerekte yenir. Sütlü
bir su içermesi nedeniyle
Latince'deki ismi lactis (süt)
kökünden türetilmiştir. Marulda, A
ve C vitaminleri bulunur.
Yedikule Marul olarak anılır. İnce
uzun ve gevrek yaprakları olan, çok
lezzetli bir marul çeşididir. Düz
Marul'un koyu yeşil dış yaprakları iç
kısımlarda giderek açılır, göbek
yaprakları beyaza yakın açık
yeşildir. Güçlü ve acı olmayan
lezzeti, hacimli, dayanıklı
yaprakları ile düz marul en popüler
salata malzemelerinin başında
gelir.
17.
Göbek marul, baş'lı marul
çeşitleri arasında en çok
tanınan cinstir. Açık yeşil
yaprakları gevrektir.
Lahana gibi sıkı bir baş
oluştururlar. İç kısımlarda
kalan yaprakları, güneşe
maruz kalmadığından çok
açık yeşil hatta beyaz olur.
Gevrek, sulu ve tatlı
Göbek Marul çok popüler
bir salata malzemesidir.
Cilt sağlığına olumlu
etkileri vardır. Sinir
sistemine faydalıdır.
Büyüme ve gelişmede, saç
sağlığında olumlu etkileri
vardır.
18.
Roka (Eruca vesicaria),
Brassicaceae (Turpgiller)
familyasından, yaprakları salata
olarak yenen acımsı tadı olan bir
bitkidir.
Roka Akdeniz ülkelerinde Roma
İmparatorluğu döneminden beri
bilinmekteydi. Yabani olarak
doğada mevcut olduğu gibi tarım
amacıyla da yetiştirilir. Roka İtalya,
Yunanistan ve Türkiye gibi Akdeniz
ülkelerinde genellikle salata ve
garnitür olarak kullanılır.
Roka’nın bir çok değişik çeşidi
vardır. Körpe roka yaprakları yeşil,
girintili ve gayrı muntazam
şekillerde oluşur. Keskin, güçlü,
biberli bir tadı vardır. Tek başına ve
diğer yeşilliklerle birlikte salata
olarak servis edildiğinde çok
lezizdir.
19.
Ispanak (Spinacia oleracea),
Amaranthaceae familyasından çiçekli bir
bitki. Asya kıtasının orta ve güneybatı
bölgelerinin yerlisi olan bu bitki
dünyanın birçok farklı bölgesinde gıda
olarak tüketilir. İran'dan 11. yüzyılda
Araplar tarafından Avrupa'ya (İspanya) ya
götürülmüştür.
Körpe Ispanak, ok şeklinde küçük koyu
yeşil yaprakları olan bir ıspanak çeşididir.
Bu özel ıspanak çeşidi yapraklarının
pürüzsüz olmasından dolayı çiğ
tüketilmeye elverişlidir. Tek başına ve
diğer yeşilliklerle birlikte salata,
garnitür, süslemelerde tercih edilir. Cilt
sağlığına, sinir sistemine, sindirime, göz
sağlığına, büyümeye ve gelişmeye
faydalıdır. Ispanak, bedenin kansere
yakalanma rizikosunu azaltır. Yapılan
araştırmalar ıspanağı bolca tüketen
kişilerde deri, akciğer, prostat ve idrar
torbası (mesane) kanserlerine yakalanma
oranlarının çok düşük olduğunu
göstermiştir.
20.
Pak Çoy, kalın, etli beyaz
sapları, geniş yeşil
yaprakları olan bir Çin
lahanası çeşididir. Sapları
gevrek, tatlı ve sulu,
yaprakları ise daha
yumuşaktır. Lezzet olarak
lahanayı andırır. Pak Choy,
tavuk, sığır ve deniz
mahsulleri ile birlikte sote
edildiğinde çok lezzetlidir.
Pak Çoy’un lezzeti sıcak
tüketildiğinde artar. Ancak
ideal gevrekliğini korumak
için pişirme zamanını kısa
tutmak gerekir.
21.
Kereviz (Apium graveolens dulce),
maydanozgiller Apiaceae familyası
içinde, batı ve kuzey Avrupa sahil
bölgelerinin ve özellikle de bu
bölgelerin çukur ve sazlık
kesimlerinin yerlisi olduğu kabul
edilen, yenilebilir, iki senelik bir
bitkidir. Bir metreye kadar boy
atabilir. Çiçekleri krem rengine
çalan beyaz renkte, 2-3 mm.
çapındadır.
Amerikan Kerevizi, lezzet nuansları
olan, değişik dokulardan oluşan bir
sebzedir. Yeşil dış sapları, gevrek,
sulu, ince, uzundur. Orta kısmını
oluşturan körpe saplar daha açık
bir yeşildir. Pişmiş ve çiğ olarak
tüketilebilir. Salatalarda,
sandviçlerle, et, tavuk ve sebze
suyu yapımında kullanılır. İştah
açıcı olarak servis edilir. Diğer
sebzelerle birlikte garnitür olarak
da sunulabilinir.
22.
Rezene (Foeniculum vulgare),
maydanozgiller (Apiaceae)
familyasından iki metreye kadar
boylanan iki yıllık kokulu otsu bitki
türü. Anavatanı Akdeniz ve Yakın
Doğu'dur.
Rezene, sert, beyaz renkte bir
gövde, ince uzun, koyu yeşil saplar,
arapsaçı diye de bilinen ince,
saçaklı, yeşil yapraklardan oluşan
bir sebzedir. Bütün kısımları
tüketilen Rezenenin hafif, tatlı,
anason’u andıran ancak daha narin
bir lezzeti vardır. Çiğ olarak da
yenilebilen Rezene’nin farklı pek
çok farklı yöntemlerle pişirilerek
dana, kuzu, balık, deniz mahsulleri
yanında servis edilebilinir.
23.
Yonca Filizi, yonca
tohumlarının
filizlendirilmesi ile
elde edilir. Bu ince,
beyaz çıtır dokulu
filizler’in tatlı, fındığı
andıran bir tadı
vardır. Yonca filizi,
salatalar’a,
sandviçler’e,
ordörvler’e farklı bir
lezzet, doku katmak
ve tabakları süslemek
için kullanılan popüler
bir malzemedi
24.
oya besin değeri yüksek bir gıda
maddesidir. Soya fasulyesi son
derece besleyici, çok çeşitli
kullanım alanı ve özellikleri
bulunan bir gıdadır. Ayrıca soya
proteinleri kalp hastalığı ve kanser
gibi birçok kronik hastalıkla
savaşmada önemli rol
oynamaktadır. Yapılan çalışmalar
soya proteinlerinin kandaki
kolestrolü düşürdüğünü
göstermiştir.
Soya katkılı gıdaları sıkça alanların
kansere yakalanma olasılığı
diğerlerine oranla çok daha azdır.
Bilim adamları, soya proteinlerinin,
böbrek hastalarının
beslenmelerinde önemli bir yere
sahip olduğunu vurgulamaktadır.
Soya kolesterol içermez, düşük
oranda doymuş yağları içerir.
25.
Dere otu (Anethum graveolens),
maydanozgiller (Apiaceae)
familyasından anavatanı Asya olan
tek yıllık bir bitki türüdür.
Anavatanı Avrupa'nın güneyi ve
Asya'nın batısıdır. Ülkemizde de
yabani olarak bulunduğu gibi,
kültür bitkisi olarak bahçelerde de
yetiştirilir.
Kendine has, güçlü, serin bir
aroması vardır. Balık, deniz
mahsülleri, salata, çorba, turşu,
ekmek, sebze, yumurta yemekleri
için şahane bir tatlandırıcıdır.
Soğuk Dereotu çayı,hıçkırık
gidermek, uykusuzluğu önlemek,
hazımsızlık, mide kramplarını
tedavi etmek için içilebilir.
26.
Fesleğen (Ocimum basilicum), (Reyhan)
ballıbabagiller (Lamiaceae)
familyasından tek yıllık ve genellikle
ılıman bölgelerde yetişen bir bitki türü.
Yemeklerde kullanılmak üzere tarımı
yapılan fesleğenin kökeni Asya'nın
dönenceler arasında kalan bölgelerine
dayansa da, günümüzde yeryüzünün
öteki ılıman bölgelerine de yayılmıştır.
Fesleğen, Hindistan menşeli bir bitkidir.
Fesleğen’in bir çok değişik çeşidi
bulunmaktadır. En popüler çeşit olan
‘Tatlı Fesleğen’nin, karanfil’i andıran bir
lezzeti, geniş, oval, parlak yeşil
yaprakları, güçlü bir aroması vardır.
makarnalar, sebzeler, deniz mahsulleri
için yapılan soslarda kullanılır. Çay
olarak tüketildiğinde hazmı kolaylaştırır.
Mide ağrılarını gidermekte etkilidir.
Zihinsel yorgunluğu gideren rahatlatıcı
özelliği ile birlikte, aromaterapide bir
çok kullanım alanı mevcuttur.
27.
İnce uzun, zarif yaprakları,
hafif, narin tadı ile soğan
ailesinin en küçük üyesidir.
Görünüş olarak yeşil soğan’a
benzeyen Frenk soğanı’nın
yaprakları daha dar, ince,
lezzeti ise tatlıdır. Salata,
çorba, sebze, makarna, deniz
mahsulleri, tereyağı, krem
peyniri gibi pek çok ürünü
tatlandırmada, tabak
süslemelerinde görsel bir
malzeme olarak
kullanılabilinir. Demir,
vitamin içerdiğiniden,
yemeklere iştah açıcı olarak
ilave edilebilir.
28.
Kişniş (Coriandrum sativum),
maydanozgiller (Apiaceae)
familyasından bir bitkidir.
Anavatanı Akdeniz ülkeleridir.
Güneybatı Asya ve Kuzey
Afrika'da yetişir.Kendine has,
ilginç bir lezzetli,
maydanoz’u andıran açık
yeşil, yassı yaprakları olan
etkileyici bir baharat
çeşididir. Kişniş, et ve tavuk
yemeklerinde, salatalarda,
deniz mahsulleri ile birlikte,
çorbalarda, marinatlarda,
soslarda kullanılabilinir.
Tüketimi, hazmı
kolaylaştırma,, romatizma
ağrılarını gidermekte, soğuk
algınlığının tedavisinde fayda
sağlar.
29.
Kıvırcık maydanoz üç temel
Maydanoz çeşidinden biridir.
Adından da anlaşılabileceği gibi sık
kıvrımları olan açık yeşil renkli,
biraz acımtrak, ferah bir aromaya
sahip yapraklardan oluşur. Kıvırcık
yapraklarının zarif görüntüsü bu
çeşidi tabak süslemeleri için cazip
kılar. Salata, sandviç, çorba,
yumurta, deniz mahsulleri gibi
çeşitli yemeklerle, birçok klasik
sosun yapımında kullanılır. Bütün
Maydanoz çeşitleri vitaminler,
mineraller açısından zengindir.
Demlendirilerek içildiğinde hazım
toniği olarak faydalıdır. Bbağırsak
problemleri için tedavi edicidir.
Maydanozun iştah açıcı özelliği
vardır. Nefes ferahlatıcı olarakda
çiğnenebilir. Kemik sağlığında
etkilidir. Çok yüksek oranda C
vitamini içerir. Büyüme ve diş
sağlığı gelişiminde etkindi
30.
Bahçe Kuzu Kulağı olarak da
bilinen, bütün yemeklerde üstünlük
sağlamak için, kullanılan, lezzetli,
keskin, limon tadında, dar, ok
şeklinde sulu yeşil yaprakları vardır.
Hafif karışım maddeleri ile
birleştirilerek birkaç yaprak
şeklinde salatalara ilave edilebilir.
Çorba yapmak için, sebzeleri,
balığı, kuzuyu, sığırı, kümes
hayvanlarını lezzetlendirmek için
kullanılabilir. İyi bir A ve B
vitaminleri, potasyum, fosfor,
demir kaynağıdır. Pişirildiğinde
içindeki vitaminlerini, minerallerini
hiç birini kaybetmez. Karaciğer,
böbrek problemlerinin tedavisi için
çay şeklinde demlendirilebilir.
31.
Açık yeşil, ince, uzun, kamışı
andıran yaprakları ve adından da
anlaşılabileceği gibi, limonumsu bir
aroması vardır. Limon Kamışı
yaprakları, yemekleri
lezzetlendirmek için, çay yapmak
için taze olarak kullanılır. Yapraklar
serttir, çiğnenmesi zordur,
lezzetlendirmek için katıldığı
yemekler servis edilmeden önce bu
yaprakların çıkartılmasında fayda
vardır .
En iç ve köküne yakın olan
kısmından çıkan yumuşak beyaz etli
özü ince doğranarak körilere, deniz
mahsullerine, çorbalara, soslara
katılır. En iyi uyum sağladığı
zencefil, acı biber, sarımsak ile
birlikte kullanıldığında çok lezzetli
sonuçlar almak mümkündür. Limon
Kamışı çay olarak tüketildiğinde
hazmı kolaylaştırır, kan dolaşımını
düzenler, ateş düşürücüdür.
32.
Aromatik özelliklere sahiptir.
Açık yeşil, yuvarlak, narin
yaprakları, kendine has bir
lezzeti olan mutfaklarda sık
kullanılan bir baharattır.
Domates ve pizza sosları,
balık, et, peynir, yumurta
yemekleri, salatalarda
kullanılabilir. Çay yapılarak
da tüketilebilinir. Nezle,
soğuk algınlıgı, bronşit gibi
solunum sistemi
rahatsızlıklarına, migren,
araba tutması,uykusuzluk gibi
şikayetlere faydalı gelen
yatıştırıcı, teskin edici
özelliklere sahiptir.
33. Reyhan
olarak da
tanınan Mor
fesleğenin hafif bir
lezzeti, aroması
vardır. Derin mor
renkteki yaprakları
sayesinde bütün
tabak sunumlarında
son derece görsel,
lezzetli bir malzeme
olarak kullanılabilir
34.
Günlük hayatta mutfaktan
kozmetik’e, sağlıktan
aromatik’e kadar bir çok
kullanım alanı olan bu çok
yönlü bitkinin 600 den fazla
çeşidi mevcuttur. Sivri parlak
yeşil yaprakları, ferahlatıcı
aroması, tatlı lezzeti ile
bahçe Nanesi gastronomik
olarak en benimsenmiş
çeşittir. Sosları, yemekleri,
tatlıları lezzetlendirmede
kullanılır. Nane, hoş
görüntüsü ile yemek
sunumlarında neşeli bir
süsleme malzemesi olarak
değerlendirilebilir. Nane çayı,
soğuk algınlıkların,
hazımsızlığa, soğuk nane çayı
ise hıçkırığa karşı etkilidi
35.
Koyu yeşil, geniş yapraklı
bir baharat çeşididir.
Farklı familyadan olmasına
rağmen lezzet aroması ile
taze kekiği andırır. Etleri,
sebzeleri, çorbaları,
sosları tatlandırmakta
kullanılabilir. Teskin edici
özellikleri sayesinde
öksürük, baş ağrısı gibi
rahatsızlıkların tedavisi
için çay olarak da
demlenebilir. Yaprakları
çiğnenediğinde, diş
ağrısını gidermekte etkili
olur.
36.
İnce, koyu yeşil yaprakları olan
Tarhun’un, sıcak, biberli, anason’u
andıran bir tadı vardır. Oldukça
yoğun, güçlü lezzeti öne çıkar.
Diğer bütün tatları gölgede
bırakabilir. Doğru miktarda
kullanıldığında diğer tatlarıda
destekleyerek yemeklere eşsiz bir
lezzet katar. Sebze, et, tavuk,
balık, özellikle yumurta ile çok
yakışan Tarhun, terbiye, sos
yapımında da kullanılır. Tarhun,
özellikle A ve C vitaminleri başta
olmak üzere, vitamin, mineral
bakımından zengindir. Tarhun çayı,
iştah açıcıdır. Hazmı kolaylaştırır.
Antiseptik, spazm giderici özelliği
vardır. Nefes kokusunu engellemek,
ilaçların ağızda bıraktığı acı tadı
gidermek için Tarhun yaprakları
çiğnenebilir.
37.
Zencefil; tropikal iklim karakterindeki
coğrafi alanlarda yaşayan ve yetişen
yumru köklü sarımtırak bir bitkidir.
Düğümler şeklinde yetişen kökleri
genelde toprağın 15-25 cm altındadır.
Zencefil özellikle Asya, Çin, Hindistan ve
Arabistan da çokça tüketilen ve her çeşit
"bitkisel" şifa uygulamalarında kullanılan
bir bitki çeşididir. Özellikle Çin ve
Hindistan dolaylarında zencefil 2000
yıldır bilinir ve çok aktif olarak kullanılır.
Çinde "zencefil bitkisi"; hazımsızlıklarda
ve çeşitli mide hastalıklarında, diare(su
kaybı ishal)'de ve mide bulantılarının
tedavilerinde kullanılırken, Hindistan da
Zencefil bitkisi; genellikle eklem
iltihaplanmalarında, colic
tedavilerinde(bu bağırsaklarda meydana
gelen gaz spazmlarıdır ve oldukça
ağrılıdır özellikle çocuklarda sık görülür)
ve hayati göstergelerin düzeltilmesinde
kullanılır. Aslına bakarsanız zencefil
bitkisi bütün bir dünyada aranılan ve
sevilen bir çeşit baharattır.
38.
Ada çayı (Salvia), ballıbabagiller
(Lamiaceae) familyasından Salvia cinsini
oluşturan kokulu bitkilere verilen ad.
Şifa özelliklerine sahip, mutfaklarda
itibar gören bir baharat çeşididir.
Birinden farklı görüntü, lezzet, aromaları
olan pek çok çeşidi vardır. En bilinen
çeşit olan bahçe adaçayı genelde
mutfaklarda tercih edilir. Bahçe
adaçayının dar, oval, yeşil-gri yaprakları,
oldukça güçlü, keskin bir aroması vardır.
Yoğun lezzeti ile kuzu, dana, ördek,
tavuk, ciğer gibi etlerle uyumludur. Bazı
sos, sebze, çorba, yumurta çeşitlerini
tatlandırmak için de kullanılır. Sıcak su
ile demleyerek tüketildiğinde, kan
temizleyici bir tonik olma özelliğinin
yanı sıra iştah açıcı, hazım kolaylaştırıcı,
boğaz ağrılarını, ağız yaralarını geçirici
olarak fayda gösterebilir. Aynı zamanda
aşırı terlemeyi engellemek için tüketilen
adaçayı, basit soğuk algınlıkları,
öksürüklerde teskin edici etkilere
sahiptir.
39.
Tarih boyunca hem aşçıların,
şifacıların itibar ettiği bir baharat
olmuştur. İnce odunsu saplar
üzerinde büyüyen, iğneye benzer
koyu yeşil yaprakları, zencefili
andıran kendine has güçlü bir
lezzeti vardır.
Antiseptik olarak kullanılabilmesi,
pıhtılaştırıcı görevi görmesinden
dolayı bazı eski medeniyetlerde,
her derde deva bitki olarak ün
kazanmıştır. Hafızayı
güçlendirdiğine inanılır, bundan
dolayı, sadakatin sembolü
olmuştur. Makarna, balık, kuzu,
dana, tavuk, sebze, çorbaları
lezzetlendirmek için idealdir.
Yenilebilen çiçeği, salataları,
tabakları süslemede, sapları
soyularak farklı, hoş kokulusu ile
barbekü şişi olarak kullanılabilir.
Biberiye çayı, hazmı kolaylaştırır,
kan dolaşımını düzenler, romatizma
ağrılarına karşı etkilidir.
40.
Enginar köken olarak Akdeniz
bölgesi ülkelerinden gelmekte ve
buralarda iki bin yıldan fazla bir
süredir yetiştirilmektedir. Enginarın
yeşil, beyaz ve viole renkli türleri
bulunmaktadır. Haziran-temmuz
ayları arasında, mavi-mor renkli
çiçekler açan, 50-150 cm boyunda
çok senelik otsu bir bitki. Killi,
kumlu ve rutubetli topraklarda
yetiştirilir. Gövdeleri dik, kuvvetli,
sert ve boyuna olukludur.
Yaprakları sapsız, büyük, uzun-oval
ve parçalıdır. Çiçekler üst
yaprakların koltuğundan çıkan,
uzun sapların ucunda büyük
başçıklar halinde toplanmıştır.
Çiçek tablası etlidir. Hepsi tüp
şeklinde olan çiçekleri ve bunların
aralarında bulunan tüyleri taşır.
41.
Beyaz Lahana (Salata ve Kapuska): 12 ay
boyunca yetiştirilmektedir. Yaz aylarında kısmi
sıkıntılar yaşanmaktadır. Sert bir yapıya
sahiptir. Samsun, Edirne, Göl Marmara, İzmir,
Adapazarı bölgelerinde ağırlıklı olarak
yetişmektedir.
Beyaz Lahana (Dolmalık): Ağustos ayında
başlar, Şubat ayının sonunda yetiştirilmesi sona
erer. Niğde’de başlar, Adapazarı ve Samsun
bölgelerinde yetiştirilmesi sona erer.
Kırmızı Lahana: 12 ay boyunca
yetiştirilmektedir. Yaz aylarında kısmi sıkıntılar
yaşanmaktadır. Orhangazi, İznik, Samsun, Edirne
ağırlıklı olarak üretim yapılan bölgelerdir.
Brüksel Lahana: Ağırlıklı olarak İznik bölgesinde
tarla ve seralarda yetiştirilmektedir. Yaz
dönemlerine üretim yeterli olmadığı için
bulunma sıkıntısı yaşanmaktadır.
Kara Lahana: İri ve kalın yapraklı bir bitki olan
Kara Lahana, C vitamini açısından zengindir. A,
B, E vitaminleri ile kalsiyum, potasyum, kükürt,
magnezyum, bakır ve demir minarelerini bol
miktarda içermektedir.
42.
Brokoli yabani lahanadan
geliştirilmiştir. Tüm Akdeniz
bölgesinde
yetiştirilebilmektedir. Güney
Avrupa’da özellikle İtalya’da
oldukça fazla miktarda
yetiştirilmektedir. Brokoli
karnabahara oldukça
benzemektedir. Karnabaharla
arasındaki esas farklılık; her
iki sebzede de yenen kısım
olan olgunlaşmamış çiçek
taslaklarının karnabaharda
genellikle beyaz olmasına
karşılık brokolide grimsi veya
mavimsi yeşil renktedir.
43.
Ispanak (Spinacia
oleracea),
Amaranthaceae
familyasından çiçekli
bir bitki. Asya
kıtasının orta ve
güneybatı bölgelerinin
yerlisi olan bu bitki
dünyanın birçok farklı
bölgesinde gıda olarak
tüketilir. İran'dan 11.
yüzyılda Araplar
tarafından Avrupa'ya
(İspanya) ya
götürülmüştür.
44.
Kereviz (Apium graveolens dulce),
maydanozgiller Apiaceae familyası
içinde, batı ve kuzey Avrupa sahil
bölgelerinin ve özellikle de bu
bölgelerin çukur ve sazlık
kesimlerinin yerlisi olduğu kabul
edilen, yenilebilir, iki senelik bir
bitkidir. Bir metreye kadar boy
atabilir. Çiçekleri krem rengine
çalan beyaz renkte, 2-3 mm.
çapındadır. Avrupa, Akdeniz havzası
ile Kafkasya'da yetişen bitkinin
kökü gelişkin olanlarına kök
kereviz, sapı gelişkin olanlara ise
sap ya da yaprak kereviz denir.
Uyarıcıdır. İdrar söktürücüdür. Kanı
temizler. İçerdiği apiol adlı madde
nedeniyle idrar yollarını da
temizler. Gaz söktürücüdür. İştahı
açar, sindirimi kolaylaştırır. Sinirleri
yatıştırır. Bedeni güçlendirici
toniktir. Romatizma, artrid ve gut
tedavisinde olumlu etkileri vardır..
45.
Zambakgiller familyasından;
çalı veya yarı çalı halinde
odunsu, çoğu sarılıcı, bazı
türleri de otsu olan Asya,
Afrika ve Akdeniz bölgesinde
yetişen bir bitkidir. Yaprakları
pul gibi ve almaşık dizilişlidir.
Çiçekleri küçüktür. Renkleri
yeşilimsi veya beyazdır.
Meyveleri üzümsüdür. 150
kadar türü vardır. Tıbbi
kuşkonmaz Trakya ve Doğu
Anadolu'da yabani olarak
yetişir. Çiçekleri sarımsı
yeşildir. Meyvesi kırmızıdır.
İlkbahar aylarında toplanıp
kurutulur.
46.
Maydanoz (Petroselinum crispum),
A vitamini, kalsiyum, potasyum ve
kükürt bulunduran, yeşil renkli,
damarlı bir bitki türü. Yaprakları
baharat olarak kullanılmaktadır.
Ağustos-Eylül ayları arasında, beyaz
renkli çiçekler açan, kazik köklü,
30-100 cm boylarında, iki yıllık otsu
bir bitki. İlk yil bir yaprak rozeti,
ikinci yıl ise bir gövde meydana
getirir. Rutubetli ve sulak
toprakları sever. Gövdeleri dik,
tüysüz, köseli, içi bos ve çok dallı,
yapraklari saplı, parçalı ve koyu
yeşil renklidir. Çiçekler şemsiye
şeklinde toplanmıştır. Yapraklari
tüysüz, yeşilimsi, esmer renkli,
armut seklinde ve özel kokuludur.
47.
Roka (Eruca vesicaria), Brassicaceae
(Turpgiller) familyasından, yaprakları
salata olarak yenen acımsı tadı olan bir
bitkidir.
Roka Akdeniz ülkelerinde Roma
İmparatorluğu döneminden beri
bilinmekteydi. Yabani olarak doğada
mevcut olduğu gibi tarım amacıyla da
yetiştirilir. Roka İtalya, Yunanistan ve
Türkiye gibi Akdeniz ülkelerinde
genellikle salata ve garnitür olarak
kullanılır. Ancak bazı ülkelerde yemek
olarak da pişirilir. Örneğin Slovenya'nın
Koper bölgesinde peynirli börek
yapımında kullanılır. İtalya'da özellikle
Venedik kenti civarında pizza ve
makarna yemeklerine konur. Roka son 20
yıl içinde zengin ve acımsı lezzeti
nedeniyle Akdeniz ülkeleri dışında da
yayılmaya başladı. Özellikle Batı Avrupa
ve ABD'de de kullanılır hale geldi.
48.
Pırasa, yılın her mevsiminde
yetişen veya iki senede bir yetişen
ve genellikle yaprakları için
yetiştirilen bir bitkidir. Bazı
ülkelerde, tipik olarak salata,
hamburger, "taco" ve daha birçok
yiyecekte soğuk ve çiğ olarak yenir.
Çin dahil olmak üzere bazı
yerlerde, pırasa pişirilerek yenir ve
pırasanın sapı en az yaprakları
kadar önemlidir.
Pırasanın başlangıçta kısa bir sapı
vardır, ancak çiçek açtığında
genişler ve dallanır, ve
karahindibalara benzeyen birçok
çiçek başı çıkar, ancak daha
kısadırlar. Bu hızla büyüme ve
tohum verme safhasıdır. Yemek için
yetiştirildiği zaman, bu safha
gerçekleşmeden hasat toplanır.
49.
Semizotu Semizotugiller
familyasından bir bitki olup
yaprakları salata olarak, ya da
ıspanak gibi pişirilerek yemeklerde
kullanılan bir sebzedir. Kökeni Orta
Doğu ve Hindistan olmakla birlikte
dünyanın birçok bölgelerinde
bulunmaktadır.
Sebzeler arasında en fazla
miktarda Omega-3 içerdiği
anlaşılmıştır.
Kanı temizler. Vücuda serinlik verir.
Şeker hastalarının susuzluğunu
giderir. İdrar söktürür. Kabızlığı
giderir. Zayıflamaya faydalıdır.
Dalak hastalıklarında şikayetleri
geçirir. Uykusuzluk, sinirlilik ve
zihin yorgunluğunda faydalıdır.
Lapası, yanık ve apsede rahatlık
verir.
50.
Tere (Lepidium sativum),
Brassicaceae (Turpgiller)
familyasından, yaprakları
salata olarak yenen
baharlı bir tere, vücuttaki
yağ yakımını hızlandırıyor.
İnce yaprakları pişince
acılaştığı için çiğ yemek
gerekir. Ayrıca içinde
birçok vitamin barındırır
bitki.
Anadolu'da boca yetişir.
Anavatanı Asya'dır.
Karaciğere faydalıdır.
Sigaranın zararlarını
azaltır
51. Dış
görünüş olarak
nane ve fesleğeni
andırır,fakat kokusu
kendine has olmsına
rağmen limon esansı
verir. Zayıflamak
içinde kullanıldığı
gibi kaynatılıp
içildiğinde nefes
darlığı ve baş ağrısı
gibi etkenlerin
giderilmesine
yardımcı olur.
52. Kümes Hayvanları
için:
Biberiye ve kekik,
Tarhun Otu, Yabani
Mercanköşk ve Soğan,
Sarımsak Tozları.
Kimyon, Defne
Yaprağı, Safran veya
Zerdeçal,
Zencefil, Tarçın,
Yenibahar
Köri Tozu, Kekik ve
Soğan Tozu
Sığır Eti için:
Kekik, Defne Yaprağı
ve ince kıyılmış Kuru
Soğan
Zencefil, Hardal ve
Sarımsak Tozu
Dereotu, Muskat
Cevizi, Yeni Bahar
Kara Biber, Defne
Yaprağı, Karanfil
Tohumu
Şili Tozu, Tarçın,
Yabani Mercanköşk