1. ANATOMİYE GİRİŞ VE TEMEL KAVRAMLAR
Hazırlayan: Prof. Dr. N. Şimşek CANKUR
ANATOMİ NEDİR? eğitiminde kalıplaşmış kurallarla, işlevsel
bağlantıları dikkate almayan bir yöntem seçilmesi
Canlılar, hücre adı verilen en küçük yapısal ezbere dayanan ve edinilen bilgilerin kısa zamanda
birimlerin, çok karmaşık fonksiyonları yerine unutulmasına yol açan bir öğrenme ile sonuçlanır.
getirebilecek şekilde bir araya gelmesiyle Herhangi bir yapının işlevlerinin ve diğer yapılarla
oluşmuşlardır. Hücre, gözle görülemeyecek kadar bağlantılarının birlikte öğrenilmesi ise anatominin
küçüktür ve çevresi yarı geçirgen bir zarla bir bütün halinde daha kolay anlaşılması olanağını
kuşatılmış durumdadır. Hücreye şeklini veren yaratır. Bu nedenle yapıların ayrıntılarından çok
sitoplâsma gerekli yaşamsal öğeleri içeren, yarı sıvı hastalıklar ya da yaralanmalarla olan işlevsel
bir maddedir. Aynı görevdeki hücrelerin bağlantılarının öğrenilmesi, çağdaş tıp anlayışına
kümelenmesi ile dokular; farklı dokuların belirli bir daha uygundur.
işlevi görmek üzere birleşmesiyle de organlar
oluşur. Yapısal özellikleri farklı olan organların bir ANATOMİNİN ALT GRUPLARI
araya gelmesi sonucunda da belirli bir işlevsel
bütünlük gösteren sistemler şekillenir. İnsanlarda olduğu gibi, diğer canlılarda da
Anatomi terimi, eski Yunanca Ana yapısal özelliklerin araştırılması anatominin
(=içinden) ve Tome (-Temnein) (=kesmek) konusudur. Temel olarak kabul edildiği şekliyle
kelimelerinin birleşmesiyle oluşmuştur. Keserek diğer temel tıp bilimleri anatomi ile ilgili
ayırma, parçalama anlamına gelmektedir. Anatomi çalışmalardan türemişlerdir.
teriminin Latince’deki karşılığı dissection’dur. Tarihsel süreçte insan vücudunun
Günümüzde, kadavranın bölgelere ayrılması ve bu tanınmasına duyulan yoğun ilgi ve buna bağlı elde
bölgelerin kesilerek incelenmesi yöntemi için genel edilen bilgi birikimi nedeniyle anatomi alt gruplara
bir ifade olarak disseksiyon terimi kullanılmaktadır. ayrılmıştır.
Anatomi geniş anlamda vücudun normal 1. Makroskopik Anatomi (Gross
şeklini, yapısını; vücudu oluşturan organları ve bu Anatomi): İnsan yapısını gözle görülebilen şekliyle
organlar arasındaki yapısal, görevsel ilişkileri inceleyen anatomi dalıdır. Bu amaçla kullanılan
inceleyen bilim dalıdır. Şekil bilim anlamına gelen temel eğitim aracı, ilaçlanarak doku özelliklerinin
morfoloji kavramı da canlıların şekilsel olarak uzun zaman kalıcılığı sağlanan ölü insan vücududur
incelenmesini belirtir. Bir görüşe göre anatomi (kadavra). Modeller, yazılı gereçler (kitap, atlas,
terimi morfoloji ile özdeş olarak da kabul edilir. poster gibi), video görüntüleri ve bilgisayar
Ancak günümüzde oluşumların yalnızca şekilsel programlarından da eğitimde geniş ölçüde
değil işlevsel özelliklerinin de önem kazanması, yararlanılmaktadır. Bilgisayarlı eğitim, bazı eğitim
yapılan çalışmalarda hücre içi öğelerin ayrıntılı kurumlarında kadavranın yanında en yaygın
olarak, hatta moleküler düzeyde incelenmesi kullanılan yöntem halini almıştır. Üç boyutlu
anatomi biliminin sınırlarını genişletmiştir. Anatomi görüntülerin elde edilmesi önemli bir avantajıdır.
1
2. 2. Mikroskopik Anatomi (Histologia): 5. Patolojik Anatomi: Makroskopik ya da
Vücudu oluşturan organlardan özel teknikler ile mikroskopik olarak insan dokusunun normal
alınarak boyanan doku örneklerini mikroskop olmayan yapısını inceler.
altında inceleyen bilim dalıdır. Histoloji kelime Öğrenim yöntemlerine göre anatominin alt
olarak eski Yunanca’daki histos (=doku) ve logos grupları:
(=bilim) sözcüklerinden oluşmuştur ve doku bilimi Anatomi eğitiminde temel amaç öğrencinin
anlamına gelir. Mikroskop, gözle görülemeyen kendisine gereken bilgiyi en etkili yolla elde etmesi
varlıkları değişen oranlarda büyüterek ve bunu verimli bir şekilde değerlendirmesidir.
görülebilmelerini sağlayan en önemli eğitim Amaca ulaşabilmek için gereken bilginin değişik
aracıdır. yollarla verildiği farklı öğretim yöntemleri
3. Sitoloji: Histolojinin bir bölümü olarak kullanılır. Bu yöntemlere göre de anatomi bir takım
da kabul görmekte olan hücre bilimidir. Hücreyi alt dallara ayrılır.
oluşturan yapıların ayrıntılı olarak incelenmesini
temel alır. Sistematik Anatomi (Anatomia
4. Gelişimsel Anatomi (Developmental Systematica): Organizmayı organ topluluklarından
Anatomy): İnsan vücudunun şekillenmeye oluşan sistemlere ayırıp, incelemeyi esas tutar. Bu
başladığı ilk andan ölümüne kadar geçirdiği evreleri öğretim modelinde bir sistem içindeki organlar ve
ve normal yapısal değişiklikleri inceler. Çeşitli alt doku grupları belirli bir sırayla öğretililir.
başlıklara ayrılabilir: Bölgesel Anatomi (Anatomia
A-Doğum Öncesi Dönemi Anatomisi Topographica-Anatomia Regionalis): Vücut
(Embryologia): Dişi ve erkek eşey hücrelerinin bölgelere ayrılarak buralarda yer alan doku ve
birleşmesi ile şekillenen zigot oluşumundan organlar dıştan içe incelenir.
doğuma kadar olan dönemi incelemeyi temel alır. Karşılaştırmalı Anatomi (Anatomia
Bu dönemi de embriyo ve fötus dönemi anatomisi Comparativa): Çeşitli hayvanlar ve hayvanlarla
olarak ikiye ayırmak olanaklıdır. Teknolojik insanlar arasındaki benzer organları kıyaslama
gelişmeler, bazı hastalıkların doğumdan önce yaparak inceler.
saptanabilmesini ve tedavisini sağlayabilmekte Cerrahi Anatomi (Anatomia
olduğundan fötus anatomisinin önemi giderek Chirurgica): Cerrahi uygulamaları dikkate alarak
artmaktadır. organizmayı topografik olarak inceleyen anatomi
B-Çocukluk Dönemi Anatomisi (Child dalıdır.
Anatomy): Doğumdan itibaren puberte dönemi Klinik Anatomi (Anatomia Clinica):
sonrasına kadar süren gelişimi inceler. Sistematik, topografik ve cerrahi anatomiyi
C-Erişkin Dönemi Anatomisi (Adult Anatomy): kapsayan bilgilerin klinikte canlı insan üzerinde
Erişkin insan vücudunun yapısını inceler. Klasik uygulamasını yapan anatomi dalıdır.
ders kitaplarında verilen bilgiler erişkin insan Yüzeysel (Surface) Anatomi: Canlı
vücudu temel alınarak hazırlanmıştır. üzerinde organları elle, gözle veya radyolojik,
D-Yaşlılık Dönemi Anatomisi (Geriatric endoskopik olarak inceleyen daldır.
Anatomy) : Yaşlı insanlardaki normal yapısal Kesitsel Anatomi (Radyolojik Anatomi):
değişiklikleri inceler. Günümüzde teknolojinin gelişmesiyle ortaya çıkan
2
3. ve önemi giderek artan bir topografik anatomi yani disseksiyon işlemi önceden yapılmış
şeklidir. Çeşitli hastalıkların tanısında kullanılan kadavralardan yararlanarak öğrenmenin yaygınlığı
yeni yöntemlerden bilgisayarlı tomografi (CT), artmaktadır. Tıp eğitimi ileri düzeye ulaşan
nükleer manyetik rezonans görüntüleme (NMRI), ülkelerde öğrenci başına 2-4 kadavradan
pozitron emisyon tomografisi (PET) ve sintigrafide, yararlanılmaktadır. Kadavra ile çalışarak
vücudun değişik açılardan ve birkaç milimetrelik öğrenmenin olumsuz özellikleri içinde ölüm sonrası
ince dilimlere ayrılması ile elde edilen görüntülerin dönemde doku ve organların normal şekil ve
incelenmesi amaçlanır. gerginliklerini kaybetmeleri; tespit amaçlı
Estetik (Plastik-Artistik) Anatomi: uygulanan kimyasal maddeler nedeni ile de yapı,
Çeşitli durumlarda vücudun dış şeklinde oluşan renk ve koku açısından farklılaşmaları sayılabilir.
değişiklikleri ve nedenlerini inceleyen daldır; daha Canlı insan üzerinde yapılan anatomi
çok ressam ve heykeltraşları ilgilendirir. öğreniminde yüzeysel anatomi, endoskopi, çeşitli
Spor Anatomisi: Spor eğitimi verilen organ görüntüleme yöntemleri gibi farklı teknikler
kurumlarda özellikle hareket sistemini oluşturan kullanılmaktadır. Gerçekte bir hasta ile yapılan fizik
yapıların incelenmesine dayanan bir daldır. muayene, öğrenilmiş bulunan anatomi bilgisinin
ortaya konması durumudur. Endoskopi, özel
Ölü organ ya da dokularla ilgili çalışmalar araçlar kullanarak içi boşluklu olan organların
ölü anatomisi (necro anatomi); yaşayan insanla gözlenmesini olanaklı kılan bir yöntemdir. Basit bir
ilgili çalışmalar da canlı anatomisi (living tanımlama ile bir ışık kaynağından elde edilen
anatomy) başlıklarında toplanabilir. ışınların eğrilebilir bir boru aracılığı ile incelenmek
istenen organa kadar ulaştırılmasıdır. Gırtlak,
ANATOMİ ÖĞRENİM YÖNTEMLERİ bronşlar, mide, mesane gibi farklı sistemlere ait
organlar ya da eklem boşlukları endoskopik olarak
İnsan vücudunu öğrenmek için farklı incelenebilir. Gözle inceleme dışında tanı ve tedavi
yöntemlerden yararlanılabilir. Bu yöntemler ölü ya amaçlı girişimlerde de bulunulabilir.
da canlı insan üzerine uygulanabileceği gibi insan Organ görüntüleme disseksiyonun tersine
kavramını temel alan yazılı ya da görsel araçlar doku bütünlüğünü bozmadan canlı organizma
olabilir. üzerinde uygulanabilen yöntemleri içerir.
Anatomi eğitiminin temelini kadavra ile Gönüllülerin kullanılması ile toplumlara ait normal
yapılan çalışmalar oluşturmaktadır. Disseksiyonlar değerler belirlenebilir. Normal yapıların
kitap, atlas, model, bilgisayar programları gibi görüntülenmesi dışında çatlakveya kırık olan kemik
yöntemlerle elde edilemeyen vücudun üç boyutlu yapılar ya da sonradan gelişen tümörlerin ortaya
yapısını tanıma fırsatını kusursuz bir şekilde konmasında son derece yararlı yöntemlerdir.
sağlamaktadır. Öğrenci anatomik yapıların birbirleri Radyolojik tetkikler, en yaygın kullanım alanı
ile olan ilişkilerini, komşuluklarını görerek, olan organ görüntüleme yöntemleridir. Bu
dokunarak, bir başka deyişle insanla bire bir temas yöntemlerden en eskisi ve en sık kullanılanı X-
kurarak öğrenebilmektedir. Günümüzde, tıp eğitimi ışınlarından yararlanılan radyografi çekimleridir.
sürecinde anatomi öğrenmeye ayrılan süre giderek Farklı dokuların radyoaktif ışınları emme
daralmaktadır. Bu nedenle proseksiyon yönteminin farklılığının ölçülmesi esasına dayanır. Bir başka
3
4. ifade ile X-ışını kullanarak vücudun resminin ile ilgili farklılıkların göreceli kavramlar olduğunu
çekilmesidir. Bilgisayar destekli tomografi da belirtmek gerekir. Örneğin beyaz ırktan olan bir
geliştirilmiş bir radyografi yöntemidir. Vücudun kişi kendisi ile aynı deri rengine sahip insanları
ince dilimler halinde ve değişik açılardan birbirinden kolayca ayırabilirken sarı ırktaki kişiler
görüntülenmesi olanağını verir. Ultrasound, ses için aynı başarıyı gösterememektedir. Bu durum
dalgalarının farklı organlardan farklı yoğunlukta sarı ırktaki kişiler için de aynıdır. Dış görünüşün
yansıtılması prensibine dayanır. Bir elementin tersine deri dışında kalan yapısal özellikler bütün
radyoaktif izotoplarının belirli bir organda ırklar için benzerlik gösterir.
toplanması ve bunun işaretlerden oluşan bir harita Anatomik yapıda cinsler arasındaki en
haline getirilmesine radyoizotop görüntüleme, belirgin özellik, üreme organlarının tamamen farklı
farklı dokuların atomik kompozisyonuna ait olmasıdır. Yaş faktörünün aynı olduğu var
özelliklerin belirlenmesi yöntemine de manyetik sayıldığında her toplum için ortak olan ancak
rezonans görüntüleme (magnetic resonance kişiden kişiye değişebilen bir özellik de boy, vücut
imaging-MRI) adı verilir. ağırlığı, vücut kitlesi, merkezi sinir sisteminin
toplam kitlesi gibi kriterlerin erkeklerde daha
İNSAN ANATOMİSİ İLE İLGİLİ yüksek değerlerde olmasıdır. Bu farklılığı temel
DEĞİŞKENLER: olarak kas-iskelet sisteminin yapısal özellikleri
belirler. Erkekler kadınlara oranla daha geniş
Klasik anatomi kitaplarında ve atlaslarında omuzlu, daha dar kalçalıdır. Kadınlarda derialtı yağ
tanımlanan yapısal özellikler genellikle Avrupa ve dokusu nispeten daha kalındır ve yağ dokusunun
Kuzey Amerika beyaz ırkına (Kafkas ırkı) ait dağılımı da erkeklere oranla farklılık gösterir. Bu
özellikler temel alınarak hazırlanır. Bu kitaplarda dağılım erkeklere oranla açısal değil, yuvarlak hatlı
yetişkin erkek yapısı ile ilgili en sık karşılaşılan bir vücut yapısının ortaya çıkmasına yol açar.
özellikler tanımlanır. Kadınlarda var olan Erkeklerle kadınlar arasında en çok bilinen farklı
farklılıklar ayrıca belirtilir. özellikler içinde yüz görünümü, saç yapısı, boyun
Dış görünüşe bakarak insanların birbirleri çıkıntısının varlığı da sayılabilir.
ile aynı özelliklere sahip olmadıkları savı ileri Genetik faktörler de yapının
sürülebilir. Gerçekten de her bir insan fiziksel şekillenmesinde etkili olabilir. Yaşamını normal
ayrıntıları ile değerlendirildiğinde diğer insanlardan olarak sürdüren, anatomik yapısı bir ya da birkaç
farklıdır. Belirli bir topluluk içinde yaşayan özellik dışında diğer insanlarla aynı olan kişiler de
insanlarda az sayıda saptanan farklılıklar toplumlar olabilir. Örneğin bütün üyelerinin el ya da ayak
arasında çok daha belirgin hale gelir. Vücut parmakları altı parmaklı olan, kalbi sağ tarafta
yapısında farklılık yaratan unsurlar: yaş, ırk, bulunan ya da tek böbreği olan küçük topluluklar
cinsiyet, genetik ve çevresel faktörler olarak olabilir.
sayılabilir. Bu unsurlar içinde anatomik yapıyı Büyüme aşamalarındaki farklı beslenme,
farklı kılan ilk iki özellik yaş ve cinsiyettir. Bununla fiziksel aktivite gibi çevresel faktörler anatomik
birlikte dış görünüşle ilgili, yani vücudu dıştan yapıda farklılık yaratabilir. Örneğin aynı toplum
saran deri, göz ve saç rengine ait en önemli içindeki iyi beslenen bireyler yeterince
değişkenliği yaratan ırksal özelliklerdir. Ancak deri beslenemeyenlere oranla ya da yoğun spor yapan
4
5. bireyler hiç sportif aktivitede bulunmayanlara anatominin kurucusu olarak kabul edilen Andreas
oranla daha gelişmiş vücut yapısına sahiptir. Vesalius (1514-1564) çok sayıda insan ölüsü
incelemiş ve insan vücut yapısı üzerinde çalışmıştır.
ANATOMİNİN KISA TARİHÇESİ: 1543 yılında yazdığı "De Humani Corporis Fabrica"
adlı eseri Avrupa ülkelerinde uzun yıllar anatomi
Tarihte tıbbi konular genel bir bakış açısı ders kitabı olarak kullanılmıştır. Binlerce yıl
ile ele alınmıştır. Öncelikli olarak sık görülen yalnızca gözle görülebilen oluşumların ölü insan
hastalıkların nedenlerinin bulunması amaçlanmış ve vücudu üzerinde araştırılmasını amaçlayan anatomi
daha çok anatomi ile fizyoloji konuları ilgi bilimi, mikroskobun keşfi ile görülemeyen yapıları
çekmiştir. İlk dönemlerin bilim adamları hekimlik, da inceleme olanağına kavuşmuştur. Teknolojide
felsefe, matematik gibi birden fazla sayıdaki pozitif kaydedilen ilerlemeler oluşumların on binlerce kez
bilim dalında çalışmalar yapmışlardır. Mağara büyütülebilmesini mümkün kılmaktadır. Çağımızda
dönemi insanının avladığı hayvanların dış çalışmaların canlı insanlar üzerinde de sürdürülmesi
görünüşlerinin yanı sıra iç organlarını da duvarlara sonucunda, anatominin çeşitli fizyolojik
resmettiği bilinmektedir. Anatomiyle ilgili ilk yazılı fonksiyonlarla ve klinik bilimlerle olan bağlantıları
kayıtlar eski Yunan'da Hippocrates (M.Ö.460-377) da araştırılabilmektedir.
ile başlar. Hippocrates’in kafa kemikleri ile ilgili
tanımlamaları günümüzde de geçerlidir. Aynı ANATOMİDE KULLANILAN TERİMLER
dönemlerin bir başka hekimi olan Aristoteles’de
anatomi ile ilgili tanımlamalarda bulunmuştur. Ünlü Her bilim dalında olduğu gibi anatomide de
Yunan hekimi Galenos (M.S. 130-200) ölü hayvan çok miktarda kendine özgü terim vardır. Bunlar,
disseksiyonlarına ağırlık vermiştir. Daha sonra yüzlerce yıldır kullanılan ve çoğunluğu Latince (L)
insanlarda da tanımlanmış olan periferik sinirler, ve az bir bölümü de eski Yunanca (Grekçe-GR)
eklemler ve kaslar üzerinde gözlemler yapmıştır. kökenli olan terimlerdir. Her ülkede tıp eğitimi
Galenos’un anatomik oluşumları ve çeşitli veren kurumlarda anadildeki karşılıkları ile birlikte
hastalıkları tanımladığı eseri orta çağın sonlarına öğretilirler. Anatomik terimler belirli vücut
kadar kullanılmıştır. M.S. 980-1037 yıllarında bölgelerinin tanımlanmasını sağlayan kesin anlamlı
yaşayan ve Avrupalılar tarafından Avicenna ismi ile sözcüklerdir. Anatomi öğreniminde terimlerin işaret
tanınan İbn-i Sina "Tıp Kanunu" kitabında anatomi ettikleri oluşumlar kadar Türkçedeki karşılıklarının
ve fizyoloji ile ilgili konulara da yer vermiştir. İbn-i da öğrenilmesi gereklidir. Bu durum öğrenme
Sina eserlerinde Hippocrates ve Galenos’un sürecini uzatan önemli bir faktör gibi görünebilir.
görüşlerinden de yararlanmıştır. Ancak bir oluşum isminin Latince terminolojideki
Avrupa’da yaşanan yenilik hareketlerine karşılığını ezberlemek yerine, ne anlama geldiğinin
paralel olarak anatomik çalışmaların da gelişme bilinmesi onun işlevsel özelliklerinin de kolayca
gösterdiği gözlenir. Örneğin Leonardo da Vinci’nin kavranılmasını sağlamaktadır. Bu yolla öğrenilen
(1452-1519) insan vücudu ile ilgili çizimleri anatomi bilgisi daha uzun süreli korunabilir. Bu
geçerliğini bugün de sürdürmektedir. Anatomi, yolla sık tekrarlar önlenebilir. Günümüzde bilim dili
ancak 16. yüzyılda bağımsız bir bilim dalı olarak İngilizce’nin öne çıkması nedeniyle
konumuna gelmiştir. İlk anatomist ve modern
5
6. oluşumların bu dildeki karşılıklarının öğrenilmesi Terminologia Anatomica esas alınmaktadır.
de önem kazanmıştır. Karaciğer, böbrek, gibi güncel Türkçede sık
Tıbbi-anatomik terimlerle ilgili kullanılan sözcükler Latince terimlerin karşılığı
düzenlemeler ilk olarak 1895 yılında Basel’de olarak tercih edilmektedir.
(İsviçre) uluslar arası düzeyde yapılan bilimsel Anatomik terimlerin uluslar arası alandaki
toplantılarla belirlenmiştir. Basel Nomina yaygın kullanımına karşın, değişik klinik dallardaki
Anatomica’sı (BNA) olarak isimlendirilen bu bilim adamları oluşumları tanımlarken kendi
toplantılarda 30.000’den fazla sayıya ulaşan terimlerini tercih etmektedirler. Örneğin
anatomi terimlerinde sadeleşmeye gidilmiş, Latince anatomistlerce articulatio zygapophysealis olarak
temel alınarak terim sayısı 4.500 dolayına isimlendirilen omurlar arasındaki küçük eklemlere
indirilmiştir. Aynı oluşumu tanımlayan farklı ortopedistlerce faset eklem olarak tanımlanırlar.
dillerdeki karşılıkları terk edilmiş, oluşumları ilk Fransızca facette sözcüğünden köken alan bu terim,
kez tanımlayan araştırmacılara saygı unsuru olarak kıymetli bir taşın işlenmiş, parlatılmış yüzeyi
onların isimlerinin verildiği eponim terimlerin anlamına gelir ve ekleme katılan kemik yüzeylerin
kullanılmasına son verilmiştir. BNA’dan sonra düz ve parlak olması nedeni tercih edilmiştir.
anatomi, histoloji ve embriyoloji ile ilgili terimlerin Latince, tıp eğitiminde ve sanatsal edebi dil
çağa uygunluğu beş yılda bir toplanan Dünya olarak geniş kullanılma alanına sahip olmakla
Anatomistler Kurultayları ile gözden geçirilerek birlikte günümüzde yaşayan bir dil değildir.
yenilenmiştir. Nomina Anatomica ile ilgili son Yirminci yüzyılın ortalarına kadar Katolik
toplantı 1985 yılında yapılmış, oluşturulan yeni bir Kilisesi’nin resmi dili olarak kullanılmıştır. Temel
çalışma grubu Terminologia Anatomica (1998) olarak 26 harften oluşan ve Türkçe gibi fonetik bir
isimli çalışmayı yayınlamıştır. Bu terimlerin her dildir yani yazıldığı gibi okunur. Latince harflerin
ülkede kullanılmasıyla tıp alanında dil birliği okunuşu büyük oranda Türkçe’dekilere benzer.
sağlanmış olmaktadır. Anatomide tanımlanan Sessiz harfler –e seslidir. Latince terimlerin yazılma
terimler tıbbın diğer alanlarında değişmeden ve okunma kurallarının daha iyi anlaşılması için tıp
kullanılırlar. Ancak klinik bilimlerde anatomik terminolojisi ders notlarından yararlanılması
oluşumlar için Fransızca ve İngilizceden yapılan gereklidir.
Türkçeleştirilmiş kullanımlar ya da eponim ANATOMİK DURUŞ;
terimlerin kullanılması sıklıkla karşılaşılan DÜZLEM VE EKSENLER
durumlardır. Türkiye’de anatomik oluşumların
isimlendirilmesinde 19. yüzyıl sonlarına kadar Anatomik duruş:
Arapça ve Farsça sözcükler kullanılmıştır. Bu Anatomi öğretiminde organlar ve
dönemde tıbbi eğitim dili olarak Fransızca oluşumları anlatılırken tüm tanımlamalar ve
kullanılmış, dünyada yaşanan gelişmeler ışığında ilişkiler; karşımızda ayakta duran, yüzü bize dönük,
Latince terminoloji giderek yerleşmiştir. Latince baş ve gövdesi dik, kolları yanlarda aşağıya sarkık,
terimlerin karşılığı olarak Osmanlıca yerine avuç içi öne bakan, ayakları birleşik ve öne dönük
Türkçenin kullanılması ancak cumhuriyet bir kişiye göre yapılır. Bu pozisyona anatomik
döneminde gerçekleşmiştir. Günümüzde hazırlanan duruş denir (Şekil: 1). Bu konumda bulunan bir
kitaplarda, anatomik oluşumların tanımlanmasında insan vücudundan dört düzlemin ve üç ana eksenin
6
7. geçtiği tasarlanmıştır. Gerçekte olmayan bu
tasarlanmış düzlem ve yönler, bir organ ya da
oluşumun vücuttaki normal duruş şeklini (situs
pozisyonunu) anlatabilmek için gereklidir.
Bu pozisyonda, organların belirli noktaların
tanımlanmasında superior, inferior, anterior ve
posterior (üst, alt, ön ve arka) gibi terimler
kullanılır. Bu terimlerin alternatifi olarak
embriyolojik gelişim aşamaları ile ilgili
tanımlanmış olan cranialis, caudalis, ventralis ve
dorsalis (baş, kuyruk, ön ve sırt) sözcükleri de
kullanılabilir. Farklı bölgelerin tanımlanmasında Şekil 2. Yön ve yer belirten terimler
kullanılan terimler, karşılaştırma olanağının
yaratılması için genellikle ters anlamlı sıfatlardan Düzlemler (Planum’lar): İnsan vücudunu
oluşturulmuştur. Vücutta tanımlanmış herhangi bir tanımlamak amacıyla kullanılırlar ve vücudu
oluşumun yeri kişinin anlık pozisyonuna göre tasarlanmış kesitlere ayırırlar (Şekil 3).
değişme göstermez. Örneğin ayakta duran bir Planum sagittale (Oksal düzlem): Karşı
kişinin, yatan bir hastanın ya da elleri üzerinde yöne doğru ok atmaya hazırlanan bir kişide yay
yürüyen bir akrobatın ağzı daima gözlerinin alt tarafından oluşturulan düzlemdir. Vücudu sağ ve sol
(inferior) tarafındadır. Pozisyonun belirtilmesinde iki yarıma ayırır. Vücudun tam ortasından geçerek
kullanılan terimlerin bir bölümü Şekil: 2’de iki eşit yarıma ayıran sagittal düzleme planum
tanımlanmıştır. medianum ya da planum sagittale medianum
denir.
Planum frontale (coronale- Taçsal
düzlem): Planum medianum'a dikey olarak alın
bölgesine paralel, yukarıdan aşağıya veya tersine
geçen tüm düzlemlerdir. Vücudu ön ve arka
bölümlere ayırır.
Planum transversum (horizontale- Yatay
düzlem): Yere paralel ve diğer düzlemlere dik
olarak geçen düzlemlerdir. Vücudu üst ve alt
bölümlere ayırır.
Temel düzlemler dışında kalan ve klinik
anatomide sık kullanılan düzlemler: İç organları
koruyan ve kuşatan kemiklerin belirli
Şekil 1. Anatomik duruş
çıkıntılarından geçen beş yatay düzlem vardır. Bu
düzlemler iç organların yerlerini tanımlamaları
açısından klinik uygulamalarda önemlidir.
7
8. 1. Planum subcostale: En alt kıkırdak kaburgalara 3. Planum interspinale: Her iki koksa kemiğinin
teğet geçen düzlemdir. üst-ön uçlarından geçen düzlemdir.
2. Planum transpyloricum: Sternum alt ucu ile 4. Planum intertuberculare: Tuberositas
symphysis pubica arasındaki uzaklığın tam iliaca'ların üst bölümünden geçen düzlemdir.
ortasından geçen düzlemdir. 5. Planum supracristale: Ilium'da crista iliaca'nın
en üst bölümünden geçen düzlemdir.
Şekil 3. Düzlemler:
1- Planum sagittale, 2- Planum horizontale (transversum), 3- Planum coronale (frontale)
Eksenler (Axis'ler - Yönler): İnsan vücudundan
geçen ve eklemler çevresinde oluşan hareketlerin
tanımlanmasında kullanılan yönlerdir. Üç temel ve
sonsuz sayıda ikincil eksen vardır (Şekil: 4). Temel
eksenler şunlardır:
Axis verticalis: Baştan ayaklara doğru
düşey inen, yere dik eksendir.
Axis sagittalis: Ok yönünde, yere paralel,
önden arkaya veya arkadan öne geçen eksendir.
Axis transversalis: Yere paralel, sağdan
sola, soldan sağa geçen eksendir.
Şekil 4. Eksenler: 1- Axis transversalis, 2- Axis
verticalis, 3- Axis sagittalis
8
9. VÜCUDUN BÖLÜMLERİ (PARTES
CORPORIS HUMANI)
İnsan vücudu (corpus humanum) beş
bölüme ayrılır (Şekil: 5).
1- Baş (Caput)
2- Boyun (Collum)
3- Gövde (Truncus)
a. Göğüs (Thorax)
b. Karın (Abdomen)
c. Leğen (Pelvis)
Gövde, vücudun kemik yapılar içinde korunan
bölümü olarak kabul edilir. Bununla birlikte ön, yan
ve arka taraftan korunmalı olan tek yer göğüstür.
Şekil 5. İnsan vücudunun bölümleri (partes corporis
Göğüs ve karın arasında bulunan diaphragma, bu iki humani):
bölümü birbirinden ayıran kas ve kiriş dokularından 1- Baş (Caput), 2- Boyun (Collum), 3- Gövde
(Truncus), a. Göğüs (Thorax), b. Karın (Abdomen),
oluşan bir bölmedir. Yaygın düşüncenin aksine c. Leğen (Pelvis), 4- Üst taraf (Membrum
superius/Extremitas superius), a. Kol (Brachium), b.
yatay bir düzlemde değildir. Karın bölgesi, yalnızca Önkol (Antebrachium), c. El (Manus), 5 Alt taraf -
arkada yer alan omurga kemikleri ile korunurken (Membrum inferius/Extremitas inferius), a. Uyluk
(Femur), b. Bacak (Crus), c. Ayak (Pes)
leğen bölgesi tamamı ile kemik koruma içindedir.
Karın ve leğen arasında ayırıcı bir oluşum Erişkinde anatomik yapının
bulunmaması nedeni ile bazı kaynaklar bu tanımlanmasında kullanılan bir başka yöntem
bölümleri tek bir boşluk olarak değerlendirmekte ve oluşumların gelişimsel kökenlerine göre
buraya abdomino-pelvik boşluk ismi verilmektedir. tanımlanmasıdır. Gelişime göre insan vücudu üç
4- Üst taraf (Membrum superius/Extremitas yapıdan şekillenir:
superius) 1. Somatik yapılar: Vücut duvarından oluşan
a. Kol (Brachium). yapılardır. İskelet, iskelet kasları, bu yapılarla ilgili
b. Önkol (Antebrachium) bağ dokular ve deri somatik yapıları oluşturur. Üst
c. El (Manus) ve alt taraflar da somatik yapılardır.
5 Alt taraf - (Membrum inferius/Extremitas 2. Visseral yapılar: Kalp, akciğerler, sindirim
inferius) kanalı gibi yapıların oluşturduğu iç organlardır.
a. Uyluk (Femur) 3. Yutak kavsi yapıları: Erken embriyolojik
b. Bacak (Crus) evrede ağız arkasında kalan yutak alanlarından
c. Ayak (Pes) gelişen yapılardır. Alt çene ile baş-boyun
bölgesindeki bazı kaslar bu alanlar içinde yer alırlar.
Ayrıca omos (omuz) üst tarafa; gluteus (kalça) alt Merkezi sinir sistemini oluşturan beyin ve
tarafa ait bağlantı (kavşak) bölümleri olarak kabul omurilik gibi yapılar bu sınıflama içinde uygun bir
edilmektedir. yerleşime sahip değildir.
9
10. VÜCUT BOŞLUKLARI VE BU 1. Göğüs boşluğunda: Akciğerler, kalp ve kalpten
BOŞLUKLARDA BULUNAN ORGANLAR: çıkan büyük damarlar, soluk borusunun alt bölümü
ve bronşlar, yemek borusu, timus bezi, ductus
İskelet sistemi elemanlarınca (genel tanım olarak thoracicus, n. vagus ve n. phrenicus, bazı otonom
kemiklerce) çevrelenmiş bulunan vücut bölümleri sinir lifleri.
vücut boşlukları olarak belirtilir. Temel olarak ön ve 2. Karın boşluğunda: Mide, ince ve kalın
arka iki vücut boşluğu vardır (Şekil: 6). bağırsaklar, pankreas, karaciğer, safra kesesi, dalak,
1- Arka (Dorsal) vücut boşluğu: böbrekler, böbrek üstü bezleri, aorta'nın alt bölümü,
A) Cavitas cranii (Kafatası boşluğu) bazı otonom sinir lifleri.
B) Canalis vertebralis (Omurga kanalı) 3. Leğen boşluğunda: Mesane, ince bağırsak
2- Ön (Ventral) vücut boşluğu kıvrımları, düz bağırsak (rectum), erkekte prostat,
A) Cavitas thoracis (Cavitas thoracica, vesicula seminalis, ductus deferens; kadında uterus,
Thorax - Göğüs boşluğu) ovarium'lar, tuba uterina'lar.
B) Cavitas abdominalis (Cavitas
abdominis, Abdomen - Karın boşluğu) Pozisyonun belirtilmesinde kullanılan yön ve yer
C) Cavitas pelvis (Cavitas pelvica, Pelvis - belirten terimler (Şekil: 2):
Leğen boşluğu) dexter- sağ X sinister- sol,
anterior- ön, önde X posterior- arka, arkada
ventralis- karın X dorsalis- sırt, sırtta,
tarafında
sagittalis- oksal, ok X transversalis- enine,
yönünde
medialis- iç yan X lateralis- dış yan,
verticalis- düşey X horizontalis- yatay
superior- üst, üstte X inferior- alt, altta
cranialis- baş tarafında X caudalis- ayak
tarafında, kuyruk tarafında
superficialis- yüzeysel X profundus- derin
Şekil 6. Vücut boşlukları: medius- orta
1- Arka (Dorsal) vücut boşluğu, A) Cavitas cranii
(Kafatası boşluğu), B) Canalis vertebralis (Omurga intermedius- iki oluşumun arasında
kanalı), 2- Ön (Ventral) vücut boşluğu, A) Cavitas
longitudinalis- boyuna, boyunca
thoracis (cavitas thoracica-thorax-Göğüs boşluğu),
B) Cavitas abdominalis (cavitas abdominis- centralis- merkezi X peripheralis- çevre
abdomen-Karın boşluğu), C) Cavitas pelvis (cavitas
pelvica- pelvis-Leğen boşluğu) internalis- iç (dahili) X externalis- dış (harici)
proximalis- merkezi X distalis- merkezden
Dorsal vücut boşluğunun üst bölümünde uzak
(cavitas cranii) beyin; alt bölümünde ise (canalis ipsilateralis- aynı taraf X contralateralis- karşı
vertebralis) omurilik yer almaktadır. taraf
Ventral vücut boşluğu içinde yer alan apex- tepe X basis- taban
oluşumlar ise şunlardır: apicalis- tepede X basalis- tabanda
10
11. El ve ayaklar genel olarak benzer ve Gövdenin koronal düzlemde yapılan bükülme
birbirinin karşılığı olan yapılardır. Ancak hareketine ise lateral flexion denir.
yerleşimlerine göre isimlendirilmelerinde farklılık rotation- dönme, döndürme. Vertikal eksende orta
vardır. Elde avuç içi olarak tanımlanan bölge hat çevresinde yapılan harekettir. Boyun ile yapılan
anatomik duruşa göre ön yüzde yer alır ve elin dönme hareketinde yüzün öne gelen tarafının sağ ya
palmar yüzünü (Palma manus) oluşturur. Elin diğer da sola doğru yer değiştirmesi söz konusudur. Üst
tarafı dorsal yüzüdür (Dorsum manus-el sırtı). Avuç ve alt taraflarda yapılan dönme hareketlerinde orta
içinin karşılığı olan ayak tabanı ise aşağıya hattın uzun kemiklerin ortasından geçtiği var sayılır.
yönelmiştir ve burası ayağın plantar yüzüdür Yapılan hareket anatomik pozisyona göre
(Planta pedis). Ayağın öne bakan tarafı ise dorsal tanımlanır ve iki yönde gerçekleşebilir. Bu
yüz (Dorsum pedis-ayak sırtı) olarak tanımlanır. hareketler external rotation (lateral rotation)-
Benzer olarak el baş parmağı lateral (dış) tarafta dışa döndürme ve internal rotation (medial
iken onun karşılığı olan ayak baş parmağı medial rotation)- içe döndürme olarak isimlendirilir.
(iç) tarafta yer alır. Parmakların abduksiyon ve adduksiyon
Anatomik pozisyon hakkında yeteri kadar hareketleri orta parmaktan geçen bir eksene göre
bilgi sahibi olan ve pozisyonun tanımında yön ve tanımlanır. Elde baş parmak, anatomik duruşta
yer belirten terimleri doğru kullanan bir öğrenci diğer parmaklarla 900 açı oluşturur ve palmar yüzü
postürdeki değişiklikleri ya da yapılan hareketleri içe dönüktür. Hareket yeteneği fazla olan baş
açıklamakta bir güçlük yaşamayacaktır. parmağın palmar yüzü ile diğer parmakların palmar
yüzlerinin karşı karşıya getirilmesi opposition;
Organizmadaki hareketi belirtmek için normal konumuna getirilmesi ise reposition olarak
kullanılan terimler (Şekil: 7): isimlendirilir. Ayakta tanımlanan bükme ve germe
hareketlerinin tanımlanması iki şekilde yapılabilir.
İnsan vücudunun bütün hareketleri eksenler Ayak tabanının arkaya bakacak şekilde bükülmesi,
çevresinde yapılır. Bu terimler şunlardır: ayağın fleksiyon hareketini; öne bakacak şekilde
flexion- bükme, bükülme. Herhangi bir uzvu bükülmesi ise ekstensiyon hareketini oluşturur. Bu
sagittal planda ve horizontal eksende bükme hareketler ayağın plantar fleksiyonu ve dorsal
işlemidir. fleksiyonu (dorsifeksiyon) olarak da
extention- germe, gerilme. Bükülü olan uzvun tanımlanmaktadır.
tekrar gerilmesidir.
abduction- uzaklaştırma. Herhangi bir uzvun Özel tanımlanmış rotasyon hareketleri:
koronal planda ve sagittal eksende orta hattan supinasyon- önkolun dışa döndürülmesi, su içme
uzaklaştırılmasıdır. pozisyonu, avuç içinin öne bakması
adduction- yaklaştırma. Uzaklaştırılan uzvun tekrar pronasyon- önkolun içe döndürülmesi, avuç içinin
orta hatta yaklaştırılmasıdır. arkaya bakması
Bu dört hareket angular- açısal hareketler olarak inversion- ayak tabanının içe döndürülmesi
bilinir. Angular hareketlerin kombinasyonu dairesel eversion- ayak tabanının dışa döndürülmesi
bir hareket sağlar. Buna da circumduction adı elevation- yukarı doğru kaldırma
verilir. depression- aşağı doğru bastırma
11
12. Şekil 7. Hareketle ilgili terimler:
A) Gövde ve eklentilerinin hareketleri: 1- (Sağa) Rotation, 2- Abduction, 3- Adduction, 4- External rotation (lateral
rotation-supination), 5- Internal rotation (medial rotation-pronation -), 6- Flexion ve internal rotation, 7- Extention
ve internal rotation, 8- Flexion, 9- Extention, 10- Lateral flexion
Şekil 7. Hareketle ilgili terimler:
B) Baş parmak ve diğer parmakların hareketleri 1- Extention, 2- Adduction, 3- Abduction, 4- Flexion, 5-
Opposition, 6- Adduction, 7- Abduction, 8- Flexion
Şekil 7. Hareketle ilgili terimler:
C) Ayağın hareketleri: 1- Plantar fleksiyon, 2- Dorsal fleksiyon (dorsiflexion), 3- Eversion, 4- Inversion
12
13. ANATOMİK YAPILARIN TANIMLANMASI bir bölümü Grekçe bir bölümü de Latince
İÇİN KULLANILAN ÖNEKLER VE kökenlidir. Bu eklerin kullanılması ile çok sayıda
SONEKLER: bileşik sözcük türetilmiş olur. Öneklerin anatomi
Tıbbi terimlerin anlamsal olarak terminolojisinde yaygın bir kullanım alanı vardır.
değiştirilmesini önekler; gramer yapılarının Soneklerin kullanımı ise daha çok hastalıklar, tanı
değiştirilmesini sonekler sağlamaktadır. Bu eklerin ve tedavi yöntemleri ile ilgili terminolojide görülür.
Anatomi terminolojisinde sık kullanılan önekler:
ante- ön, önde bulunan super- normalin üstünde, aşırı, fazla
retro-arka, arkada bulunan hyper- üst, üzerinde, yukarısında; aşırı, fazla
intra- iç, içinde bulunan hypo- alt, altında, aşağısında; eksik
extra-dış, dışında bulunan; ayrıca, fazla mega- aşırı büyük, aşırı geniş
sub- alt, altta bulunan macro- büyük, iri
supra- üst, üstte bulunan micro- minik
infra- alt, altta bulunan; öte, ötesinde bulunan pyo- cerahat, irin ile ilgili
inter- ara, arasında bulunan pyro- ateş, ısı ile ilgili
ultra- uzakta pseudo- yalancı, sahte
epi- üst, üstünde, yakınında uno- bir
circum- çevresinde bi- iki
peri- etrafında, ilerisinde tri- üç
endo- içinde tetra- dört, dört kat
ecto-dışında quadri- dört, dört kat
pre- öncü, önce, önünde mono-bir, tek
post-sonu, sonrası, arkası multi- çok, birden fazla
Kısaltmalar: Tıbbi terminolojide, oluşumların olarak belirlenmiş az sayıdaki terime uygulanır.
özellikleri, yerleşim yeri, nitelik ve niceliklerinin Yani her terime ait bir kısaltma yoktur. Genel bir
tanımlanması amacı ile kısaltma işlemi uygulanır. kural olarak ilk harf ya da ilk hece esas alınarak
Sık kullanılan terimler genellikle kısaltılırlar. kısaltma yapılır. Çoğul varlıkların kısaltılmasında
Kısaltılan terimlerin büyük bölümü de anatomi ile da, tekil varlık için yapılan kısaltmadaki son harfin
ilgilidir. Kısaltma işlemi yalnızca uluslar arası tekrarlanması temel kuraldır.
Anatomi ile ilgili isimlerin kısaltılması:
a., aa. : - arteria, arteriae, atardamar, atardamarlar for.: - foramen, delik
art., artt. :- articulatio, articulationes, eklem, ggl., ggll.: - ganglion, ganglia, düğüm, düğümler
eklemler (sinir düğümü)
cart., cartil.: - cartilago, kıkırdak gl., gll. : - glandula, glandulae, bez, bezler
digit.: -digitus, parmak inc.: - incisura, çentik
fac.: - facies, yüz lig., ligg. - ligamentum, ligamenta, bağ, bağlar
fasc.: - fasciculus, demetçik, küçük demet memb.: - membrana, zar
13
14. m., mm. : - musculus, musculi, kas, kaslar r., rr.: - ramus, rami, dal, dallar
n., nn. : - nervus, nervi, sinir, sinirler tub.: - tuberculum, kabartı
nucl., nucll.: - nucleus, nuclei, çekirdek, tr., trr.: - tractus, tracti, yol, yollar (sinir liflerinin
çekirdekler oluşturduğu yol)
pl., plex.: - plexus, ağ, ağ şeklinde yapı v., vv : - vena,- venae, toplar damar, toplar damarlar
proc., procc.: - processus, processi, çıkıntı,
çıkıntılar
Anatomik bölgeler ile ilgili kısaltmalar:
C - cervicalis boyun S - sacralis kalça, leğen
T - thoracalis göğüs Co - coccygeal kuyruk sokumu, koksiks
L - lumbalis bel
Anatomi ile ilgili sıfatların kısaltılması:
ant. : - anterior, anterius; ön, öndeki obl. :- obliquus, obliqua; eğik, eğik olan
post. : - posterior, posterius; arka, arkadaki dor. : - dorsalis, dorsale; sırt ile ilgili
dext. : - dexter, dextra, dextrum; sağ, sağdaki vent.: - ventralis, ventrale; ön yüz ile ilgili,
sin. : - sinister, sinistra sinistrum; sol, soldaki karınla ilgili
inf. : - inferior, inferius; alt, alttaki lat. : - lateralis, laterale; dış yan, dışyanda olan
sup.: - superior, superius; üst, üstteki med. : - medialis, mediale; iç, iç yanda olan
superfic.: - superficialis, superficiale; median.: - medianus, mediana, medianum; arada
yüzeysel olan
prof.: - profundus, profunda, profundum; derin, caud.: - caudales, caudale; kuyruk tarafında olan
derinde olan cran.: - cranialis, craniale; baş tarafında olan
int.: - internalis; iç, içte olan dist.: - distalis; merkezden uzakta olan
ext.: - externalis;dış, dışta olan prox.: - proximalis; merkeze yakın olan
ANATOMİDE SIK KULLANILAN DİĞER BAZI TERİMLER: (KISA ANATOMİ SÖZLÜĞÜ)
abdomen – karın anastomosis - ağızlaşma brachium - kol
abductio - uzaklaşma angulus – açı brevis – kısa
aberrant - anormal yerleşim antebrachium - önkol bulla - kese, kabarcık
gösteren ansa - kavis, halka bursa - su kesesi
absorbtion – emilme antrum - mağara, kovuk calcaneus - topuk kemiği
accessorius - ilave, eklenti apertura - ağız, açıklık canalis – kanal
acetabulum - sirke tası aponeurosis - yassı kiriş caput - baş
acusticus - işitme ile ilgili arcus - kemer, yay capsula – kapsül
acutus - keskin, kısa süreli arteria - atardamar carpus - el bileği
adaptatio – uyum articulatio – eklem cartilago – kıkırdak
adductio - yaklaşma ascendens - yükselen cavum - boşluk, oyuk
aditus - ağız, açıklık auris – kulak cavitas - boşluk, oyuk
afferens - getiren axilla - koltuk altı cephalus - baş, kafa
ala – kanat biceps - iki başlı cerebellum – beyincik
14
15. cerebrum - beyin impressio – iz sinus - girinti, boşluk
cervix – boyun incisura - çentik soma - vücut, gövde
costa - kaburga insertio - yapışma yeri spina – diken
circulatio – dolaşım lamina - levha, tabaka substantia - madde, cevher
circumferentia – çevre labium - dudak, kenar sulcus- oluk
collum – boyun larynx - gırtlak sutura- dikiş
columna - sütun ligamentum- bağ synovia- eklem sıvısı
corpus - cisim, gövde margo - kenar tarsus - ayak bileği
coxa - kalça mandibula - alt çene tectum - tavan, çatı
cranium- baş (iskelet) maxilla - üst çene tendo- kiriş
crista - ibik şeklinde kenar musculus – kas teres – yuvarlak
crus – bacak nasus - burun thorax - göğüs kafesi
diameter - çap nervus – sinir trochlea – makara
diaphragma - ikiye ayıran, bölen obliquus- eğik truncus - gövde
digitus – parmak obtusus - keskin olmayan tuber - tümsek, çıkıntı
ductus - kanal, tüp optic, opticus- görme ile ilgili tuberculum - tümsekcik
efferens – uzaklaştıran, merkezden orbita - göz çukuru tuberositas - engebeli çıkıntı
götüren, orificium - açıklık, ağız turcicus - Türklerle ilgili
erector – dikleştirici os – kemik umbilicus – göbek
facies - yüz, dış yüzey pecten - tarak, dişli yapı unguis - tırnak
fascia - zar, örtü pelvis – leğen urina – idrar
femur - uyluk, uyluk kemiği porus- açıklık geçit uterus - rahim
fibula - baldır kemiği processus – çıkıntı vagina - kılıf, kın
foramen - delik protuberantia - yumru vena - toplardamar
fossa – çukur quadriceps - dört başlı ventriculus – karın
fovea- sığ çukur ramus - dal vertebra - omur
ganglion - sinir düğümü recessus - girinti, çıkmaz vertex - tepe noktası
gaster - mide regio - bölge vestibulum - giriş, antre
genu – diz septum - ara duvarı, bölme
glandula - bez serratus - dişli
BÖLÜM HAZIRLIĞINDA YARARLANILAN KAYNAKLAR
1. Cankur NŞ. İngilizce ve Türkçe Karşılıkları ile Anatomi Terimleri Sözlüğü. Nobel ve Güneş, Bursa, 2002
2. Çimen A. Anatomi. (4. Bası). Uludağ Üniversitesi Basımevi, Bursa, 1994.
3. Dorland WAN. Dorland’s Illustrated Medical Dictionary. (29. Baskı) Harcourt IE. WB Saunders, Philadelphia, 2000.
4. Federative Committee on Anatomical Terminology. Terminologia Anatomica/International Anatomical Terminology.
Georg Thieme Verlag, Stuttgart, 1998.
5. Rogers A W. Textbook of Anatomy. Churchill Livingstone, Hong Kong, 1992.
6. Sinnatamby CS. Last’s Anatomy Regional and Applied. (Onuncu baskı) Churchill Livingstone, Edinburgh, 1999.
7.Toprak M, Akkın SM. Genel Anatomi Terminolojisi ve Kullanım Özellikleri. İstanbul Üniversitesi Basımevi ve Film
Merkezi, İstanbul, 1993.
15