2. • Üretim , fiziksel ve beşeri kaynaklardan oluşan
girdilerin insan ihtiyaçlarını giderecek şekilde
çıktılara dönüştürülmesi olarak ele alındığında,
ön plana üretim faktörleri çıkmaktadır. Bu
faktörler:
- Doğal kaynaklar
- İnsan kaynakları
- Sermaye kaynakları
- Bilgi kaynakları
3. Girişimcilik, gerekli zaman ve çaba
harcayarak ekonomik, fiziksel ve sosyal
riskler alınması sonucunda, bireysel
tatmin ve ekonomik ödüller elde etmeyi
içeren farklı bir değer yaratma süreci
olarak da tanımlanabilir.
4. Günümüzde girişimcilik, modern
ve geleneksel tüm sektörlerdeki
firmalarda, küçük ve büyük ölçekli
iletmelerde ve farklı mülkiyet yapılar
içinde geçerli bir olgu olarak
değerlendirilmektedir.
5. •Fırsatları görerek, bunu iş imkanına dönüştürebilen,
•Cesaretle risk alıp, yenilik yapan, rekabete ayak uyduran,
•Katma değer yaratan,
•Küçük işletmeyi başarıyla yöneten,
•İstihdam yaratan ve bunun sorumluluğunu üstlenen,
•Değişime uyum sağlayan ve değişimi yönlendiren,
•Rekabeti yaşam biçimi haline getirerek kendisini ve
işletmesini geliştiren,
•Yenilikleri topluma yansıtan,
•Kararlı ve azimli olan ve
•Ulusal refahın itici gücü olan kişilerdir.
6. Girişimcileri, sıradan insanlardan ayıran bazı
özellikler vardır. Bu özellikler, girişimci olanlarla
olmayanları ayırt etmeyi sağlamaktadır.
7. Girişimcilerin risk üstlenmesi, katma değer
üretme sürecini etkileyen en önemli
davranışlardan biridir.
RİSK: Yönetilemeyen faktör ve değişimleri,
ekonomik ve toplumsal hayatta meydana
gelebilecek olumsuz sonuçlarıdır.
8. Bireylerin kendi işini kurmak istemelerinin en önemli
sebeplerinden birinin, başkasının yönetimi altında
olmadan bağımsız çalışma arzusu yatmaktadır.
9. Belirsiz bir durum, yeterli veri olmaması nedeniyle
birey tarafından tam olarak yapılandırılamayan veya
kategorize edilemeyen durumdur.
Girişimci kişilerin, belirsizliğe tahammül etme eğilimleri
diğer kişilere göre daha yüksektir.
11. Özgüven, kişinin kendisine yönelik iyi
duygular geliştirmesi sonucu, bireyin
kendisini iyi hissetmesi anlamına
gelmektedir.
Özgüven duygusu, risk almayı ve
belirsizliğe tahammül ederek karar
alabilmeyi sağlayan bir faktördür.
12. Yaratıcılık, yeni fikirler yaratma yeteneği,
yenilikçilik ise bir süreçtir.
Yaratıcı bireylerdeki özellikler nelerdir?
-Kişisel bir estetiğe sahiptir.
-Problem arama yeteneğine sahiptir.
-Zihinsel hareketliliğe sahiptir.
-Risk almaya isteklidir.
-Kendi yaptığı işe nesnel yaklaşabilir.
-Özmotivasyonu yüksektir.
14. Girişimciler , ülkenin sosyal, kültürel ve siyasi
gelişmesini de etkilemekte ve bu gelişmelerde de
belirleyici rol almaktadır.
Günümüzde girişimciliğe verilen önem daha da
artmıştır. Neden?
-İşsizlik sorunu
-Değişen ekonomik yapı ve
-Girişimciliğin genel kabulü önemli etkenlerdir.
15. -ESNAF: Gelir sermayesinde çok, emeğine dayanan ve ancak
geçimini sağlayacak kadar geliri olan kimsedir.
-SERMAYEDAR: Sahip olduğu sermayeyi, yatırım yapmak,
kişilere borç vermek, hisse senedi satın almak ve ortaklık kurmak
suretiyle sunan kişidir.
-PATRON: Bir ticari ya da sınai işletmenin sahibi ve işletmenin
işverenidir.
-YÖNETİCİ: Lider tarafından geliştirilen ve hayal gücü ile vizyona
dayanan yönlendirmeye uygun olarak planlar yapan ve bu
planları usullerine uygun olarak uygulayan ve öngörülen
hedeflere ulaştıran kişidir.
-İŞVEREN: Ekonomi, işletme ve sosyal politika literatüründe
işveren, işçi veya iş-gören istihdam eden, işgücü kiralayan ve bu
sıfatla işgücü sahiplerine karşı sorumlu olan kişidir.
-LİDER: Liderlik ve girişimcilik birbirlerine oldukça benzer
özellikler içerir. İkisinin de takipçileri vardır.
16. Bir iş fikrini veya düşünceyi işletme/ girişim haline
getirmek
Başkalarının göremediği fırsatlardan yararlanmak
Yeni ve potansiyel Pazar oluşturmak
Yeni teknoloji geliştirerek mal ve hizmet üretmek
Yeni ve potansiyel kaynakların üretimde kullanılarak,
toplumun hizmetine sunulmasını sağlamak
İş hayatında değişimi sağlamak
İstihdamı artırarak işsizliğin azalmasını sağlama
Ekonomik gelişme ve kalkınmayı sağlama
17. AVANTAJLAR DEZAVANTAJLAR
Bağımsızlık duygusu Kişisel özveri
Başarma hissi Sorumluluk yükü
Kar elde etme Zarara katlanma
zorunluluğu
Saygı gösterme Finansal sorunlar
Kişisel gelişime katkı
sağlama
Ailesine yeterince
zaman ayıramama
Toplumsal fayda
sağlama
Belirsizliklerle başa
çıkmaya çalışma
18. Girişimcilik kültürü, girişimciliğin gelişmesinde ve yaygınlaşmasında
önemli bir role sahiptir.
“Gerçek girişimcilerde, paradan para kazanmak değil, ürün ve hizmet
üretiminden para kazanmak düşüncesi hakimdir.”
19. AİLE FAKTÖRÜ: Aile, toplumun çekirdeğidir. Collins ve Moore, girişimcilik
davranışlarının, çocukluk dönemindeki deneyimlere dayandığını belirtmektedir.
Başarılı girişimcileri psikolojik olarak değerlendirdikleri araştırmalarda
girişimcilerin öne çıkan en önemli özellikleri özerklik, bağımsız olma isteği,
kendine güven olarak ortaya çıkmış olup, bu özelliklerin aile ilişkilerine göre
şekillendiği belirtilmektedir.
EĞİTİM FAKTÖRÜ:Aile faktörü ile birlikte eğitim de önemli bir faktördür. Çünkü
aile ve eğitim birbirlerini tamamlayan kurumlardır. Girişimcilik kısmen kişilik
özellikleri , kısmen de eğitim yoluyla elde edilen bir süreçtir.
DİN FAKTÖRÜ: Girişimcilik kültürüne etki edebilecek diğer önemli bir etkenin
de din olduğu ifade edilmektedir. Max Weber’ e göre din olayları ile ekonomik
olaylar karşılıklı olarak birbirine bağlı olup, birini , diğerinin basit bir fonksiyonu
şeklinde görerek tek yanlı açıklamalara gitmek yanıltıcı olmaktadır.
20. Etik terimi Yunanca “ethos” sözcüğünden türemiştir. “ethos” töre anlamına
gelmektedir.
İnsan davranışının etiksel temelleri, her sosyal bilime yansıdığı gibi girişimciliğe de
yansımaktadır.
Bu nedenle , toplumdaki ahlaki değerler ve iş yapma geleneği, girişimcilik düzeyini
etkileyen önemli unsurlardan biridir.
Girişimcilik her ne pahasına olursa olsun para kazanmak anlamına gelmemelidir.
Girişimciliğin kar elde etmesi bir başarı göstergesi olmasının ötesinde en temel
ekonomik amaçların başında yer almaktadır.
22. FIRSAT GİRİŞİMCİLİĞİ:
Mevcut ve potansiyel pazardaki değişimin getirdiği fırsatları görerek veya
potansiyel fırsatları sezerek, hedef pazara ürün sunmak amacıyla yapılan
girişimciliktir. Fırsat girişimciliği ekonomik canlılık veya ekonomik kriz ile birlikte:
-Pazara yeterince ürün sunulamaması,
-Pazarın isteğine uygun fiyat ve kalitede ürün sunulamaması, nedeniyle ortaya
çıkan fırsatları değerlendirmeyi öngörmektedir.
YARATICI GİRİŞİMCİLİK:
Yeni bir fikir veya buluşa ya da mevcut bir mal veya hizmeti yeniden dizayn
ederek veya fiyat ve kalite gibi özelliklerde birtakım iyileştirmeler yaparak,
pazara sunulması faaliyetidir.
23. Bireylerin girişimcilik özelliklerine sahip olmaları, onların sadece
kendi işlerinin sahibi olduğunda kullanabilecekleri bir yetenek
olmayıp, bu özellikler aynı zamanda onların bir kurumda çalışırken
de kullanabilecekleri yeteneklerdir. Bireylerin bir kurumda girişimcilik
özelliklerini göstermelerine iç girişimcilik denir.
İç girişimcilik, sadece büyük ölçekli işletmeler için değil, orta ve
küçük ölçekli işletmeler için de önemli katkıları olduğu görülmüştür.
Girişimci iş fikrini, firma içinde ( iç girişim) ya da dışında (girişim)
uygulama alternatiflerinden birini seçmek durumundadır. Girişimci bu
kararı verirken kişisel özelliklerini, firmanın yapısını ve geliştirdiği iş
fikrinin niteliğini dikkate alır.
24. Kişisel özellikler: İç girişimciler, görece olarak daha az risk almayı tercih
ederler. Firmanın getirdiği sosyal statü onlar için daha önemlidir. Bir sistemi
tamamen terk etmek, yerine onu duruma uygun olacak şekilde değiştirmeyi
tercih ederler.
Firmanın yapısı: Araştırma-geliştirme olanaklarına daha fazla sahip olan
firmalarda iç girişimciliğin oluşması daha da kolay olmaktadır.
İş Fikrinin Niteliği: Yeni oluşturulacak işin başarısı, çalışılan firmanın sahip
olduğu teknolojiye, dağıtım kanallarına ve firmanın büyüklüğüne bağlı ise
yeni bir girişim oluşturmaktansa firma içinde girişimi gerçekleştirmek daha
avantajlıdır.
25. Pazar ekonomisi, liberal ekonomi, kapitalist sistem, serbest fiyat sistemi de
denilen serbest piyasa ekonomisi “bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler”
mantığı esas almaktadır.
Serbest piyasa mekanizmasının işleyişi için gerekli olan ideal piyasa şekli ise
rekabetin olduğu, tam rekabet piyasasıdır.
Serbest Piyasa Ekonomisindeki temel görüş, Devlet girişimciliğinin
azaltılmasından yanadır. Devlet, eğitim, adalet ve güvenlik gibi sadece sosyal
faydayı arttıracak yatırımlarda bulunmalı, herhangi bir ekonomik faaliyette
bulunmasına bile gerek yoktur.
31. Kurulmuş ve faaliyetini sürdürmekte olan bir işletmenin satın
alınması şeklinde de iş kurmak mümkündür. Ancak faaliyetini
sürdüren bir işletmenin de bazı riskleri vardır:
Girişimcinin kişisel tercihleri
Değişik fırsatları araştırmak
Satın alınacak işletmenin değerlendirilmesi
-İşletmenin satış ve kar durumu
-Vergi ödemeleri
-Stokların gerçek durumu
-İşletmenin satılma sebebi. Vb………………
33. 1.İşletmenin sahip olduğu olumsuz imaj
2.İşgörenlerin durumu
3.Olumsuz bir örgüt kültürünün varlığı
4.Eskimiş bina ve donanım
5.Eskimiş envanter
6.Yüksek fiyat
34. Franchising, birbirinden bağımsız iki taraf arasında
oluşturulan sözleşmeye dayalı bir tür ilişkiyi
tanımlamaktadır. Bir taraf franchisor, bir taraf ise
franchisee olur.
Franchisor, gelişmiş bir üretimi, işletme ve
pazarlama sistemi, ticari ismi ve tescilli bir ticari
markası olan işletme sahibidir.
Franchisee, bu olanaktan yararlanan, söz konusu
sistem dahilinde üretilen veya satılan mal ve
hizmetlerin dağıtımını bağımsız bir işletme sahibi
sıfatıyla yaparak, bunun karşılığında kullandığı
sistemin sahibi franchisora belirlenen ücreti ödeyen
taraftır.
35. Bağımsızlık ve otonomisine düşkün olma
Kişisel yeteneklerini sergileme isteği
Beraber çalışacağı insanları seçme
imkanı
Kendi kendinin patronu olma isteği
Sosyal tatminler
36. Franchising , Masterfranchise Alan,
Bölge Franchise Alan, Alt Franchise Alan
şeklinde hitap ettikleri alanlara göre
isimlendirilebilirler.
Ayrıca, Ürün ve Marka Franchising’i ve
İşletme Sistemi Franchising’i şeklinde
sınıflandırılabilir.
38. FİNANS, ihtiyaç duyulan fonların uygun şartlarda sağlanması ve
etkin bir şekilde kullanılmasıyla ilgili faaliyetlerdir.
FON, finansmanın en genel aracıdır, nakit, vadesiz mevduat, nakde
çevrilebilir değerler ve gerektiğinde para gibi görev yapabilecek çeşitli
unsurları kapsar.
Girişimcinin kullanabileceği sermaye kaynağına göre ikiye
ayrılmaktadır. Bunlardan biri özsermaye, diğeri ise dış sermayedir.
39. ÖZSERMAYE; İşletme sahibi veya işletme ortakları
tarafından, işletmenin kullanımı için ayrılan sermayesidir.
Eğer işletmenin finansmanı tamamen sahip veya
sahipleri tarafından sağlanmışsa, bu durumda toplam
varlıklar öz sermaye ile oluşturulmuş demektir.
40. Girişimciler ihtiyaç duydukları finansmanı karşılamada, farklı dış
kaynaklara başvurma imkanına sahip bulunmaktadır.
Dışarıdan sağlanacak kaynakların değerlendirilmesinde üç temel faktör
üzerinde durulması gerekmektedir:
Kullanılacak fonların vadeleri,
Kullanılacak fonların maliyeti,
Yönetim üzerindeki kontrol etkisi
42. Birçok yeni girişimin ortaya çıkmasında, küçük
miktarlarda da olsa fonlar kullanılmaktadır.
Yeni girişime dışarıdan fon sağlayacak kişi ya
da kurumlar zaman zaman girişimcinin kendi
fonlarını, yatırımda kullanıyor olmasını
girişimcinin başarısına yönelik bir taahhüt olarak
değerlendirmektedir.
43. Bu fonlar girişimcinin çevresindeki insanlarla olan ilişkisine bağlı
olarak sağlanmaktadır.
Bu fonların sağlanması diğer tüm kaynakların sağlanmasına göre
oldukça kolay olmakla birlikte girişimin ortaya çıkmasında ve başarılı
olması durumunda çeşitli sakıncaları da beraberinde getirebilmektedir.
Bu sakıncalar:
Yönetime karışma
Elde dilen kardan pay alma
Sahiplenme
Çalışanlara karışma
Faaliyetleri yönlendirme
44. Leasing, temelde uzun vadeli bir işlemdir.
Alışılmış kredi ilişkisinden farkı, kredinin talep
edene yani kiracıya nakit olarak verilmeyip,
ayni olarak verilmesidir.
Leasing şirketi, tahsis ettiği krediyi kiracının
seçtiği malın alımında kullanır.
45. Satıcı kredileri, herhangi bir ödeme olmaksızın,
satıcının malı teslim etmesi ve alıcıya ödeme için
belirli bir süre tanıması sonucunda oluşur ve
işletmeler arasındaki ticari ilişkileri güçlüdür.
46. Girişimin finansmanında ihtiyaç duyulan fonlar
kısa süreli banka kredilerinden de
sağlanabilmektedir.
Ticari bankalar, teminat mevcut olduğu zaman ,
girişimci tarafından kısa dönemli fonlar için sıklıkla
kullanılan bir kaynaktır.
47. Kuruluş aşamasındaki veya zor durumdaki
firmalara, sağladıkları finansmanla onlara hayat
veren kişi veya kuruluşlardır.
Melek yatırımcı faaliyetleri; ya sadece girişimci
işletmenin kuruluşunda özellikle çekirdek
sermayeyi oluşturan finansal desteği sağlamak,
ya sadece girişimci işletmenin kuruluş aşaması
veya sonrasında bilgi desteği sağlamak, ya da
girişimci işletmeye hem finansal hem de bilgi
desteği sağlamak olarak sıralanmaktadır.
48. Venture Capital, ya da Türkçe’deki anlamıyla risk
sermayesi, gelişmekte olan ve belli ölçülerde riskli
bir sektör veya iş alanında faaliyet gösteren , parlak
ve geleceği olan fikirlere sahip ancak işini
geliştirmek için yeterli sermayesi olmayan
girişimciler için sağlanan başlangıç sermayesi
olarak tanımlanmaktadır.
49. Mikrokredi, kalkınma politikalarının bir
aracı olarak ortaya çıkmıştır.
Mikrokredi çok düşük faizli ve küçük
ölçekli bir bireysel kredi türüdür.
Mikrokredi müşterileri, resmi finans
kuruluşlarına erişim olanağı bulunmayan,
düşük gelirli kişilerdir.
50. Mikrofinansman, finansal kurumların hizmet
sunamadıkları veya eksik hizmet sundukları düşük
gelir grubunun tasarruf, kredi ve sigorta gibi finansal
hizmetlere erişimlerinin sağlanmasıdır.
Mikrofinansmanın hedef kitlesi, mikro finansmanın
ilgi alanına girebilecek insanlar, kendi hesabına
çalışan mikro girişimciler ve çoğunlukla kırsal
kesimde veya kentsel alanlarda yaşayan düşük
gelirli kişilerdir.
52. Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletme (KOBİ)
kavramı hemen hemen tüm ülkelerde kullanılan bir
kavramdır. Kavramın ifade ettiği büyüklük;
ekonomiye, sanayileşme düzeyine, pazarın
büyüklüğüne, sektöre ve kullanılan üretim
yöntemine bağlı olarak ülkeler arasında farklılıklar
göstermektedir.
54. KOB tanımı, iki yüz elli kişiden az yıllık çalışan
istihdam eden ve yıllık net satış hasılatı ya da mali
bilançosu yirmi beş milyon Türk Lirasını aşmayan ve
bu yönetmelikte mikro isletme, küçük işletme ve orta
büyüklükteki işletme olarak sınıflandırılan ve kısaca
KOBİ olarak adlandırılan ekonomik birimler seklinde
yapılmıştır.
55. Yaratmış oldukları ürün çeşitlilikleri sayesinde büyük sanayi isletmelerinin
tamamlayıcısı ve destekleyicisi konumundadırlar.
· Ürün çeşitliliklerini pazarın ihtiyaçlarına göre hızla değiştirebilir, yeniliklere
kolayca uyum sağlayabilirler.
· Düşük sermaye ile emek yoğun teknoloji kullanarak faaliyet gösterirler.
·İstihdam yaratma gücü genel olarak kalifiye olmayan çalışanlardan ibarettir.
· Sermayenin az veya yetersiz olması rekabet güçlerinin düşük olmasına
sebebiyet vermektedir.
Vasıflı eleman istihdam edememeleri kurumsallaşmalarının önünde önemli
bir engel teşkil eder.
· Yatırım yapacakları alanlar üzerinde fizibilite raporu hazırlamak yerine,
sektörden aldıkları duyumlar üzerinden hareket ederler. Bu durum yapılan
yatırımların uzun dönemde basarı olasılığını azaltmaktadır.
· Teknolojik yenilikleri yakından takip edememeleri birtakım eğitsel
teşviklerin verilmesini zorunlu hale getirmektedir.
· Finansman, pazarlama, yönetim gibi unsurlar üzerinde profesyonel
davranmamaktadırlar.
56. KOBİ’ler değişen piyasa koşullarına karşı hızlı uyum
yetenekleri, esnek üretim yapıları, bölgesel kalkınmadaki
rolleri, işsizliğin azaltılması ve yeni iş alanlarının
açılmasındaki katkıları gibi bir dizi olumlu özellikleri
nedeniyle ülkelerin ekonomik ve sosyal kalkınmasında
önemli bir işlev görmektedirler.
57. KOBİ’lerin ekonomiye olan katkıları aşağıdaki
gibi özetlenebilir;
Büyük ölçekli işletmelere ara malı temin etmek,
büyük ölçekli isletmelerin yan sanayisini
oluşturarak ekonomiye olan katkılarının arttırmak,
Tüketici eğilimlerine kolayca uyum sağlayarak,
ürün çeşitliliği sağlamak,
İstihdam sağlama konusunda, özellikle eğitim
seviyesinin daha düşük olduğu kesime hitap
ederek, ekonomi içindeki gelir dağılımını
dengeleyici bir rol oynamak
59. KOBİ’lerin tanımlanmasında kullanılan belli başlı
niceliksel ölçütler şunlardır:
- İşçi sayısı
- Sermaye miktarı
- Kâr
- Aktifler toplamı
- Üretim miktarı
- Satış hâsılatı
- Personele ödenen ücret
- Kapasite
- Makine parkı
- Belirli bir süredeki enerji ve hammadde kullanımı
60. KOBİ’lerin bir takım avantajlar elde ettiği ortamlar
şunlardır.:
Büyük miktarda yatırıma girmeden önce yeni bir fikir veya
buluşa pazarın tepkisinin bilinmesinin zorunda olmasında,
Yönetimde çok yakın denetime ihtiyaç hissedilmesinde,
Üretilen mal ve hizmetin pazarının sınırlı olmasında,
El emeğinin mal ve hizmetin üretilmesinde önemli bir
faktör olarak yer almasında,
Üretilen mal ya da hizmete olan talebin sınırlı olmasında,
Kolay bozulabilen malların pazarlanması ya da
üretilmesinde,
Personel ile yakın ilişkilerin gerekli olmasında şeklindedir.
61. KOBİ’lerin dezavantajları aşağıdaki gibi sıralanabilmektedir:
Olumsuz rekabet
Genel yönetim yetersizliği
Özellikle stratejik kararların işletme sahip ve ortaklarınca alınıp,
orta
veya alt düzey görevlilerin tam katılımının sağlanamaması,
İşletme bünyesinde mali danışman veya uzman istihdam
edememe,
Uzman bir finansman ekibi veya departmanından yoksunluk,
Sermaye yetersizliği,
Banka ve diğer finansal kurumlardan yeterli desteği görememe,
İşletmelerin küçük veya orta ölçekli olması sonucu ihale vb.
etkinlikleri izleyememek,
İşyerinin ve yerleşim alanının küçüklüğü,
Bağımsızlığını kaybetme ve batma riski,
Kalifiye eleman sağlayamamak,
Mevzuat ve bürokrasi.
63. Türkiye’de nüfus yapısının genç ve dinamik
olması girişimcilik konusunda ciddi bir fırsat
olarak görülebilmektedir. Özellikle Avrupa ülkeleri
ile mukayese edildiğinde bu önemli bir avantaj
olarak görülmektedir.
64. KOBİ’lerin bu özelliği, Türkiyedeki küçük ve orta ölçekli
işletmelerin en önemli darboğazını da beraberinde
getirmektedir.
65. KOBİ’lerde kurumsallaşma ihtiyacı
genellikle iki şekilde ortaya çıkar. Bunlardan
ilki, işletmenin büyüme sürecinde belirli bir
aşamaya gelmesiyle belirginleşir. Bu
aşamada işletme sahibi yönetimde kişi
olarak yetersiz kalmakta, dolayısıyla
profesyonel yönetici istihdamı zorunlu hale
gelmektedir.
66. İngiliz iktisatçı, Alfred Marshall, işletmelerin yaşam
hikayesini aşağıdaki şekilde ifade etmektedir:
“Bir işletmeyi dede kurar, baba büyütür, oğul korur,
torun sanat tarihi okur.”
İşletmenin birinci nesilden ikinci ve üçüncü nesillere
devrinde sorun yaşanmaması için işletmelerin zamanında
kurumsallaştırılabilmeleri gerekir.
67. Ülkemizde KOBİ’lerin aynı zamanda kurucuları
olan sahipleri, genellikle mühendis, teknisyen
veya usta kökenli kişilerdir.
Bu durum özellikle ekonomik gelişmenin dinamik
ve sürükleyici kesimini oluşturan sanayi sektörü
için geçerlidir.
68. Teşvik almak için hazırlanan fizibilite raporuna devletten
okey alınması yatırımın uygulanabilirliğini gösterir. Saha
çalışmalarından elde edilen verilere göre özellikle KOBİ’ler
sundukları fizibilite raporlarının okeylenmesini ve kendilerine
teşvik tahsis edilmesini, yatırım projelerinin karlılığının devlet
tarafından onaylanması şeklinde yorumlamışlardır.
Fizibilite raporuna sadece
devletten teşvik alabilmenin bir
aracı olarak bakılmamalıdır!
69. Girişimci başarısını büyük ölçüde etkileyen ve fizibilite
çalışmasının en önemli bölümünü oluşturan piyasa
araştırmasının birçok durumda fazla masraf ve zaman
gerektirmeyen, fakat çok dikkat gözlem ve analizlere
dayanan bir faaliyet olduğu söylenebilir.
Piyasa araştırması, fizibilite çalışmaları içinde yer alan
bir kavram olmakla birlikte işletmelerin küçük ölçekten
orta ölçeğe, orta ölçekten büyük ölçeğe geçişlerinde çok
önemli olması nedeniyle ayrıca değerlendirilmelidir.
70. Mal ve hizmet üreterek toplumların istek ve
ihtiyaçlarını karşılayan işletmeler ekonomik
yaşamın vazgeçilmez unsurlarıdır.
Ekonomik faaliyet içerisinde olan işletmenin
öncelikli amacı varlığını sürdürebilmektedir.
71. Bir senaryonun değiştirilmesi, başta işletmeleri
bilgilendirmek, daha sonra bu bilgilere dayanılarak etkili
fizibilite çalışmalarının yapılmasından ve işletmelerdeki
innovasyon(yenilikler) potansiyelinin
değerlendirilmesinden geçmektedir.
72. Genelde insan hayatında geçerli olan bir gerçek
işletmecilikte de geçerlidir: önemli hatalar, insanın
kendisini güçlü hissettiği zamanlarda yapılır.
KOBİ’lerin büyüme sürecinde başarılı bir
şekilde ilerleyebilmeleri için de bu süreçteki
tuzaklara düşmemeleri gerekmektedir.
74. İşletmelerin milli gelire katkısı ve toplumu refah
seviyesinin artması katma değeri yüksek ürünler
üretilmesine bağlıdır. Çeşitli ürünlerin hammadde
aşamasındaki değeri ile nihai ürün olarak yarattığı
katma değer arasında önemli farklar bulunmaktadır.
76. Türkiye’de KOBİ’lerin hem kendi aralarında ve hem de
KOBİ’lerle büyük işletmeler arasında yatay ve dikey işbirliği
yeterince sağlanamadığı bir gerçektir.
77. Ülkemizdeki KOBİ’lerin yeterince
yaygınlaşmamasının nedenlerinden biri de,
insanlarımızın bir araya gelerek ortak girişimlerde
bulunmamasıdır.
Ortaklık durumundaki işletmelerin büyük
çoğunluğu, kurucudan çocuklara intikal eden aile
şirketleridir.
78. Türk girişimcisinin gözükaralığı, ilk dikkat çekici
özelliklerinden biridir. Bu başarılı özelliğin başarılı bir
girişimcilik açısından hem olumlu hem de olumsuz yönleri
vardır.
Bizim için başarılı girişimci, dinamik girişimci Kristoph
Kolomb gibi maceraperestlerden oluşan gerçek
girişimcilerdir.
79. Piyasa ekonomisi düzeninde gerçek bir girişimci için en
asıl para kazanma yolunun serbest rekabet ortamındaki
piyasalarda para kazanmak olduğu unutulmamalıdır.
Piyasayı dışlayarak sırtını devlete dayamak yoluyla
devletten para kazanmanın gerçek girişimcilikte yeri
yoktur.
80. Devletin KOBİ’leri güçlendirmesinde katkıda
bulunabileceği önemli konulardan biri de bu işletmelerin
ürünlerine kalite güvencesi sağlamasıdır.
Genellikle tüketiciler KOBİ’lerin ürünlerinin kalitesi
konusunda tereddüt göstermekte, daha pahalı da olsa
tanınan markaları tercih etmektedirler.
81. Devlet ihalelerinde KOBİ’lere belirli bir kota
ayrılmalıdır.
Devletin KOBİ’lerle girişimciliğin geliştirilmesine
sağlayabileceği etkin desteklerden biri de budur.
82. Adil ve etkin bir vergi sisteminin kurulması,
devletin KOBİ’leri güçlendirmesine
sağlayabileceği önemli katkı alanlarından biridir.
Türkiye’de KOBİ’lerin etkin bir şekilde
desteklenebilmesi ve serbest bir iş kurmanın veya
girişimciliğin cazibesinin arttırılabilmesi için
mevcut vergi oranlarının aşağı doğru çekilmesi
gerektiği düşünülmektedir.
83. Türkiyedeki KOBİ bazında işletmelerin en
büyük darboğazı , alınan kararların nicelik ve
nitelik olarak yeterli bilgiye dayandırılamamasıdır.
İşletmelerde yönetimin bilgi ihtiyacının
karşılanamaması önemli bir sorundur.
84. Bilgi toplumuna geçerken girişimciliği sadece özel
sektöre özgü bir meslek olmaktan çıkarma ve diğer
alanlara da yaygınlaştırma zorunluluğu vardır.
Girişimci bürokrat anlamında burada “giograt” kavramı
karşımıza gelmektedir.
85. Girişimci ,etkin bir rekabet ortamında risk
üstlenebilen, ekonomik değerler yaratabilen ve yarattığı
ekonomik değerlerin sonucunda işletmesini de kar
edebilir bir duruma getirebilen kişidir.
İşletmecilikte, işletmeci gerek kendi tecrübelerini,
gerek başkalarının tecrübelerini değerlendirirken ve
gerekse girişimcilik formasyonunu etkin bir biçimde
kullanırken rasyonelliği prensip edinmeli, girişimciliği
hesaba kitaba dayandırmalıdır.